25 Kasım 2017

ÇİN ASTERİ ( SARAYPATI )


Çin asteri ( callistephus chinensis )

 Yurdumuzda daha çok saraypatı olarak tanınan Çin asteri ( callistephus chinensis ya da aster chinensis ) bileşikgiller (compositae ) familyasından, tek yıllık ve otsu bir bitkidir. Anavatanı Çin'dir. 1731 yılında Çin'den Avrupa'ya getirilerek tanıtılmıştır. Krizanteme / kasımpatı  benzeyen mor, pembe, beyaz, kırmızı renklerde iri, yalınkat ve katmerli çiçekleri vardır.  Yapraklarının kenarları seyrek dişlidir.  Ayrıca değişik  boy, renk ve formlarda çiçek açan çok fazla kültür çeşidi yetiştirilmiştir.

Çin asteri en sevilen yaz çiçeklerinden biridir, bu nedenle 'yaz asteri' de denir. Her mevsim açan değişik renk ve formlardaki çiçekleri nedeniyle, özellikle  bahçıvanların gözdesidir. Saksıda da  yetiştirilir. Kesme çiçek olarak da kullanılır.

Çin asteri  ılıman iklimlerde yetişir, soğuğa kısmen dayanıklıdır. Güneşli ya da yarı gölge yerleri ve mineral bakımından zengin, humuslu, nemli süzek  toprakları sever. Tohumdan yetiştirilir. Sonbaharda ekilen tohumlar ilkbaharda, ilkbahar aylarında ekilenler ise, yazın ve sonbaharda çiçek açarlar. Ancak tüp içinde satılan fidelerden yetiştirmek daha kolaydır.

Çin asteri çiçekleri

Bir adı da saraypatı olan çin asteri çiçeği

Çin asteri

Çin asteri

Çin asteri çiçeği ( calistephus chinensis )

     
Çin asteri
                                           

29 Ağustos 2017

BİR İNSAN BİR AĞAÇ

Hüseyin Pehlivan'ın dut ağcını dikerken çekilen fotoğrafı ve düştüğü not.
( Sinop cezaevinin  dış bahçesine  diktiğim  dut fidesi - 1959
Yanımdaki arkadaş Adanalı Sabri İnce ve Hüseyin Pehlivan )
İmza
Bu blogu yazmaktaki temel amacım insanların; ağaçları , bitkileri  sevmesine bir nebze de olsa  katkıda bulunmaktır. Bu nedenle zaman zaman çiçekleri, bitkileri tanıtırken konusu  ağaç olan, çiçek olan küçük  hikayeler, masallar da yazmaya çalışıyorum.

Şimdi anlatacağım hikaye  ise  bana ait değil, gerçek bir hikaye. Olay 1959 yılında Sinop Cezaevi'nde geçiyor, ilginç olan da zaten bu. Bu aynı zamanda, insanların hiç bir zaman umutsuzluğa kapılmaması gerektiğinin de hikayesi.
Hikayemizin iki karekteri var, ilki bir dut ağacı, halen bugün müze olan Sinop Cezaevinin dış bahçesinde,  58 yıl önce dikilmiş. İkincisi ise; dut ağacını buraya diken, idam mahkumu Hüseyin Pehlivan*.

Hikayemize geçmeden önce, gelin önce Hüseyin Pehlivan kimmiş, tanıyalım. 

Tarihi Sinop Cezaevinin dış bahçesinde yer alan,
Hüseyin Pehlivan'ı tanıtan pano.
'Hüseyin Pehlivan, Kafkas göçmeni bir ailenin üçüncü çoçuğu olarak 1933 yılında Gerze'nin Yaykıl Köyü'nde doğar. Toplumumuzun halen kanayan yarası olan, kan davası hükümlüsü gencecik bir delikanlı olarak 1954 yılında Sinop'un Hanı'na düşer. İçerde; okur, yazar, çalışır. Bütün gayreti düzgün bir insan olmaktır. 1966 yılına kadar Sinop'un Hanı'nda cezasını çeken Hüseyin Pehlivan, 'Ceza Kanunun ilgili maddeleri ve çıkarılan af kanunları ile 1969 yılında Niğde Cezaevinden tahliye olarak memleketine döner. İş Kanunda eski hükümlüler lehine yapılan düzenlemeler ile Sinop'ta bir dönem  başlıca istihdam kurumları arasında  yer alan  Amerikan Radarı'nda iş bularak buradan emekli olur.
Çeşitli medya kuruluşları kendisi ile canlı röportaj yapmış ve hakkında yazı dizisi hazırlanmıştır.
Gelelim hikayemize.'

                                              DUT AĞACININ ( Teselli ) HİKAYESİ

Hüseyin Pehlivan 'Teselli ağacı' dediği Dut Ağacı'nın hikayesini şöyle anlatıyor.

Sinop Cezaevi'nin ( müze ) dış bahçesi.
Hüseyin Pehlivan'ın diktiği dut ağacının da
olduğu alan günümüzde ziyaretçilerin dinlenme yeri haline gelmiş
Hüseyin Pehlivan tarafından 1959 yılında dikilen  dut ağacı  ve
hikayenin yer aldığı tabela.

' ....Dut ağacı bu! dikmek için müdüriyete, yazı yazmam lazım. 'Maruzat' deriz biz ona. Yazı gider müdürün önüne, müdür bakar. 'Hüseyin Pehlivan'  yazı yazmış. Cezaevinde bir çokları da  'Yazar' derdi bana, öyle çağırırlardı beni. Müdür beni çağırıp 'Yazı yazmışsın, söyle bakalım, ne istiyorsun?' Dedi.
' Sayın müdürüm ben bir dut ağacı dikmek istiyorum' dedim.  ' Nereye dikeceksin? Neden, ne yapacaksın dut ağacını? Yani dut ağacı büyüyecek, dut verecek, herkes bunun dutundan yiyecek sana dua edecek öyle mi? Dedi, ben müdür bey öyle değil, aslında hem öyle, hem de başka anlamı var.' Dedim.
'Başka ne anlamı var?' Dedi. Ben de 'bu dut ağacı büyüdüğü zaman 20 sene, 30 sene, 50 sene sonra, neyse kaç yıl sonra olursa olsun, büyüdüğü zaman buraya gelen mahkumlar diyecekler ki; Bu dut ağacını diken kişi  idamdan kurtulmuş, müebbet cezaya çarptırılmış. Müebbet cezayı da bitirmiş çıkmış buradan diyecekler. Bu şekilde  TESELLİ  kaynağı olacak onlar için. Ben bunu düşünüyorum, daha ümidimi yitirmedim, ben bir gün çıkacağım buradan, hiç ümidimi yitirmedim' Dedim.
Öyle durdu ve  'Peki dış bahçenin  bir yerine dik' dedi.

Hüseyin Pehlivan 'Teselli Ağacını' dikti ve ümit ettiği gibi Sinop'un Hanı'ndan tahliye oldu.

* Hüseyin Pehlivan'ın yaşayıp yaşamadığı konusunda bir bilgiye ulaşamadım. Yaşıyorsa kendisine sağlık ve mutluluklar diliyorum. Ölmüşse mekanı cennet olsun.


Tarihi Sinop Cezaevi'nden Fotoğraflar.


Şimdi müze olan Tarihi Sinop Cezaevi.
Namı- diğer Türkiye'nin Alkatraz'ı.  ( 1877 - 1997 )
Sinop Cezaevi bir çok ünlü kişiyi de konuk etmiştir. Bunlardan biri de Türk
Edebiyatı'nın ünlü ismi Sabahhatin Ali dir.

Zindan. Sinop Kalesi'nin burçları zindan olarak kullanılmıştır.

Geniş bir alana yayılmış olan  Sinop Cezaevi'nin maketi.

Yeşille mavinin buluştuğu, Türkiye'nin en mutlu insanlarının yaşadığı
Sinop  şehri.

13 Ağustos 2017

DENİZ LAVANTASI ( Statis )

Değişik renklerde deniz lavantası çiçekleri  (  Kültür )

Botanik adı  'limonium siniuatum'  olan deniz lavantası, kardikenigiller ( Plumbaginaceae ) familyasından olup otsu bir bitkidir.  Ballıbabagillerden  olan gerçek lavanta ( lavandula ) ile  bir akrabalığı yoktur. Anavatanı kesin olarak bilinmemekle beraber, Akdeniz havzasında doğal olarak yetişmektedir.  Çok yıllık olmasına karşı, kültür olarak yetiştirilenlere tek yıllık muamelesi uygulanır.

Deniz lavantası ( Yakın çekim )
Deniz lavantasının çiçek dediğimiz renkli ve gösterişli  kısımı, aslında bir çeşit  kılıftır.  Çiçek sapı yaprakçıklarının  ( brakte ) değişime uğraması ile oluşmuştur.  Kağıtsı bir görünüşü vardır. Asıl çiçek, yıldız şeklinde olup bu renkli yaprakçıkların içinde yer alır ve çoğu zaman beyaz renklidir.   Deniz lavantası ayni zamanda  kurutulan bir çiçektir.  Bunun için sapları ile beraber kesilen  çiçekler, karanlık  bir odada ters bir şekilde asılarak iki hafta kadar bekletilir.

Deniz lavantası bitkisinin  yaprak ve  gövdesi.

Limonium,   gövdesi ve dalları yeşil renkli ve  köşeli  bir bitkidir. Yapraklar ise, ince  uzun ve  derin lopludur.

Değişik renklerde çiçek açmış deniz lavantaları ( Kültür )

Statis  denilen deniz lavantası çiçeği.


Limonium sinuatum,  eski  adından dolayı ( annual  statice )  statis olarak da bilinmektedir.  Deniz otu, Limon otu, Sahil karanfili, Herdemtaze diğer yöresel  adlarıdır.
Ilıman iklimlerde yetişen deniz lavantası güneşli yerleri ve deniz kıyılarını sever. Toprak bakımından pek seçici değildir,  humus bakımından zengin, geçirimli, tuzlu toprakları sever. Soğuğa, sıcağa ve kuraklığa dayanıklıdır.
Daha çok kesme çiçek için yetiştirilir. Kurutulduğunda  uzun süre bozulmadan taze gibi kalır.

Deniz lavantası / doğal   ( Seferihisar )

Bu bitkinin  hemen hemen her renkte çiçek açan  tohumları ( beyaz, pembe, leylak, sarı, somun, kırmızı, mor, karışık  ) satılmaktadır. Ancak bu tohumlar hibrid olduğundan, yeniden  tohum vermez.  Doğada yetişenler mavi renklidir.
Daha çok peyzaj bitkisi olarak kullanılır.  Ayrıca saksı çiçeği olarak da yetiştirilir.   Çiçek açtıktan sonra budanırsa yeniden çiçek açar.


Deniz lavantası,  popülaritesi gittikçe artan bir  çiçektir. Kurutularak bir kaç yıl vazolarda bozulmadan kullanılabilir. Ayrıca ihraç edilmektedir.
Fazla bakım istemez. Tohumla, çelikle ve kökten ayırma ile  üretilir.

Deniz lavantası çiçekleri  ( Kültür )

Mavi çiçekli  deniz lavantası 

Beyaz çiçekli deniz lavantası 

Beyaz ve mavi çiçekli deniz lavantaları

Statis



Deniz lavantası

Karışık renkli lavanta çiçekleri

Deniz lavantası ya da statis

Limonium sinuatum

1 Temmuz 2017

BİLYALI KEKİK VE KELEBEKLER

Bilyalı kekik ( Origanum onites ya da Origanum smyrnaeum  )

İzmir kekiği olarak da bilinen  bilyalı kekik ( Origanum onites ya da Origanum smyrnaeum ), ballibabagiller ( Lamiaceae ) familyasından, çok  yıllık ve otsu bir bitki türüdür. Baharda, şemsiye görünümünde, uzaktan bakınca  kar yağmış gibi görünen, beyaz renkli ve güzel kokulu  çiçekler açar, Bu nedenle 'beyaz kekik' de denir. Meyvesi  bilyeye benzediği için de  'bilyalı kekik' denir.   Organum onites aslında kekik ( thymus ) türü  değildir,  bir tür mercanköşk ( origanum ) dir. 

Bilyalı kekik  yurdumuzda oldukca yaygın bir bitkidir, bu nedenle  her yörede değişik bir ad verilmiştir. Bilyalı kekik ( Origanum onites )   bazı yörelerimizde şu adlarla bilinmektedir. 
Ak kekik ( Aydın, Muğla ), Arı kekiği ( Muğla ), Ayaklı kekik ( Balıkesir, Çanakkale ), Beyaz kekik ( Denizli, Muğla ), Dağ kekiği (  Antalya, Manisa, Muğla ), Deli kekik ( Çanakkale, Muğla ), Eşek kekiği ( Isparta, Muğla ), Fakirkatığı ( Manisa ), Güve kekiği ( Burdur ), Güvey otu ( Balıkesir ), İncir kekiği ( Manisa, Muğla ), İzmir kekiği ( Çanakkale, İzmir ), Kara kekik ( Manisa, Muğla ), Karabaş kekik ( Aydın ), Kekik ( Antalya, Aydın, Balıkesir, Çanakkale, Denizli, İzmir, K.Maraş, Manisa, Muğla ), Mercanköşk ( Balıkesir Çanakkale ), Taş kekiği ( Antalya ), Taş kekik ( Antalya, Balıkesir, Çanakkale ), Topanbaşlı kekik ( Muğla ), Tulu kekik ( Manisa ), Yemiş kekiği ( Manisa )

Yurdumuz kekik ( thymus ) türleri bakımından çok zengin bir ülkedir. Nitekim dünyada en fazla kekik Türkiyr'de yetişmektedir.   Bunun da  büyük bir kısmını,  yukarıda belirttiğim gibi bir mercanköşk türü olan  bilyalı kekik oluşturmaktadır. 

Daha çok baharat ve çay  olarak kullanılan  kekik, ballıbabagiller ( lamiaceae ) familyasının değişik cinslerinden  elde edilir. Beyaz ve pembe renkli olup, kendine has bir kokusu vardır.Türkiye'de yaklaşık olarak, değişik cinslere mensup 35 kadar kekik türü  bulunmaktadır.

Bilyalı kekik , güzel kokulu çiçekleri nedeniyle 
süs bitkisi olarak da yetiştirilmektedir.

Dar anlamda  'thymus' türlerine kekik denir, geniş anlamda ise  origanum ( mercanköşk ), satureja ( kayakekiği ), thymbra ( zahter ) ve coridothymus ( beyaz kekik )  türlerinden elde edilen baharatlara da kekik denmektedir.
Bütün bu  bitkilerin ortak özelliği ise, güzel kokulu ve uçucu yağ ihtiva etmiş olmalarıdır.

Kekik, ayni zamanda tıbbi bir bitkidir. Solonum, dolaşım, sindirim ve deri hastalıklarına iyi gelmektedir. Kekik çayı, kekik yağı ya da kekik suyu yapılarak da kullanılmaktadır. Eski Mısırlılar tarafından mumyacılık kullanılmıştır.
Kekik süs bitkisi olarak da yetiştirilir. bazı zararlı böceklerin bahçelere  gelmesini engeller. Tüm uçucu yağ taşıyan bitkiler de olduüu  gibi,  kekik aromasının en fazla olduğu öğle vakti toplanmalı ve serin bir yerde kurutulmalıdır. 

Bilyalı kekiğin bir özelliği de, kelebekleri ve arıları kendisine çekmesidir.

Mercanköşk ya da bilyalı kekik ( Doğadan ) 

Bilyalı kekik ve kelebekler. 

Bilyalı kekik, kelebek ve arıların çok sevdiği bir bitkidir.

Bilyalı kekik doğal olarak yetişen bir bitkidir.

Bilyalı kekik ve kelebekler. 

Bilyalı kekik ve kelebekler. 

Bilyalı kekik ve kelebekler. 

Bilyalı kekik ve kelebekler. 

Bilyalı kekik ve kelebekler. 

Bilyalı kekik ve kelebekler. 

Bilyalı kekik ve kelebekler. 

Bilyalı kekik ve kelebekler. 

Bilyalı kekik ve kelebekler. 

Bilyalı kekik ve kelebekler. 

Bilyalı kekik ve kelebekler. 

Yararlandığım Kaynaklar.
 1 . Orta Anadolu Kalkınma Ajansı Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Sektör Raporu, 2015
2. Türkiye Bitkileri Sözlüğü, Prof. Dr. Ertan Tuzlacı
3. Türkçe Bitki Adları, Turhan Baytop

( Bu yayın son olarak 25. 05. 2021 tarihinde güncellenmiştir. )

28 Mayıs 2017

PAPAĞAN GAGASI ÇİÇEĞİ


Papağan gagası çiçeği ( Lotus berthelotii )

Papağan gagası çiçeği,  baklagiller ( fabaceae ) familyasının  lotus cinsinden olup, çok yıllık,  yarı çalı formunda, herdem yeşil ve otsu bir bitkidir.  Bilimsel adı 'lotus berthelotii' olan bu çiçek,  aynı zamanda  endemiktir. Sadece, İspanya'nın Kanarya adalarında doğal olarak yetişmektedir.  Ancak, bitkinin tozlaşmasını sağalan kuş türlerinin yok olması nedeni ile doğal olarak yetişmediği, neslinin tehlike altında olduğu belirtilmektedir.

Papağan gagası çiçeği, acem halısı çiçeğine  benzemektedir. Yaprakları, yeşil - gri renkli ve  ince iğne gibidir.  Kapalı yerlerde dökülen yaprakları kirlilik yaratır, buna dikkat etmek gerekir.

Oldukça gösterişli olan çiçekleri, papağan gagasını ya da ıstakoz kıskacını andırır, kırmızı ve turuncu renklidir,  üzerinde siyah bir leke bulunur. Daha çok yaz başı ve sonbahar aylarında çiçeklenir.
Bir peyzaj bitkisi olan papağan gagası, bahçelerde,  kötü görünen eğimli yerler için iyi bir yer örtücüsüdür.  Ayrıca çok iyi bir sarkan saksı çiçeğidir.

Ilıman iklim bitkisi olan papağan gagası, kuraklığa da dayanıklıdır.  Ancak, nemli ve geçirimli toprakları daha çok sever, fazla gübre istemez.   Güneşli ya da  hafif gölge yerlerden hoşlanır. Kışın, don olayı görülen yerlerde korunmalıdır. İlkbaharda ve ara sıra kötü görünen, çok fazla uzayan  dalları budanmalıdır.
Yayılıcı bir çiçek olan papağan gagası, gövde çeliği ile üretilir.

Papağan gagası çiçekleri

Papağan gagası ( Lotus berthelotii )

Papağan gagası çiçeği

Papağan gagası çiçeği

Papağan gagası çiçeği, nesli tehlike altındaki bitkiler arasında yer almaktadır.

Papağan gagası, iyi bir sarkan saksı çiçeğidir.