Sayfalar

30 Mart 2013

ORKİDELER YOK OLMASIN !

Ayna orkidesi / salebi  ( Ophrys  speculum )

Dün kırlara fotoğraf çekmeye gitmiştim kırlara, baharın gelmesi ile beraber  her yer çiçek bahçesine dönmüştü adeta, bu sırada 500 kadar kır çiçeği  fotoğrafı çekmişim. 
Bu yazıma konu olan orkide ( orchis )  fotoğraflarından bazılarını da bu sırada çektim. 

Yumrulu ve otsu  bir bitki olan orkide,  dünyada  en fazla cinsi ve türü olan bitkilerden biridir ( 880 cins ve  22 bin türü varmış ). Yurdumuz  orta kuşak orkidelerinin en çok yetiştiği ülkelerden biridir ( orkide cenneti).  Ülkemizde 24 orkide cinsi ve bunlara ait 60 kadar orkide türü olduğu belirtiliyor. Bir kısmı endemik ( sadece ülkemizde yetişiyor ) olan bu orkide türlerinden,  bazılarınjn  soylarının  tehlike altında bulunmaktadır  ( Kaynak : Vikipedi )

Ülkemizde yetişen bazı orkide türlerinin soğanlarından salep ( sahlep diye de yazılıyor )  ve dondurma yapılması dolayısıyla sökülmesi, doğanın gittikce  yok edilmesi özellikle  bu güzel kır çiçeklerimizi  tehdit etmektedir.  Her yıl  milyonlarca orkide çiçeği,  tohum vermeden doğadan sökülerek yok olmaktadır.  Bu gidişle bazı  orkide türlerinin  neslinin tükenmesi kaçınılmazdır.

Anadolu  orkidesi ( Orchis anatolica )
Orkideler salepgiller ( orchidaceae ) familyasındandır.
Tarihi eserlerimiz gibi tabiat varlıklarımızı da korumak hem çocuklarımıza, hem de bütün insanlığa karşı ortak bir görevimizdir.
Salep içmeyelim  dondurma yemeyelim demiyorum, ancak daha fazla para kazanacağız diye doğayı acımasızca tahrip etmeden, bu çiçeklerimizi yok etmeden bunu yapmalıyız.  Örneğin sahlep yapılacak orkide türlerni diğer tarım ürünleri gibi yetiştirebiliriz. Aksi takdirde; Kızılderili atasözünde belirtildiği gibi  (Ancak en son ağaç kesildikten, en son nehir zehirlendikten ve en son balık tutulduktan sonra anlayacaksınız ki, insan parayı yiyemez! )  para bizi kurtarmayacaktır.

Püren  salebi ( Orchis sancta ) ve kelebek
Aslında Türkiye'nin de 1996 yılında imzaladığı  CİTES  ( Nesli Tehlikedeki Yabani Hayvan ve Bitki Türlerinin Uluslararası Ticaretine İlişkin Sözleşme.) sözleşmesi  ile koruma altına alınan yabani bitkiler arasında orkide de vardır, ancak bu konuda  sorumluluklarımızı tam olarak  yeterince  yerine getirmediğimiz de ortadadır.
Hasancık ( Orchis purpurea )

Ev orkidesi / Falenopsis ( phalaenopsis  'lipperosa' )
Ev içinde yetiştirdiğimiz orkide çiçekleri genel olarak epifit köklü olup ülkemiz de doğal olarak yetişmez, tropikal iklimlimlerde yetişirler ve bunlardan salep elde edilmez. 

 

24 Mart 2013

SABIR OTU / AGAVE

Sabır otu / Sabırlık / Agave  ( Agave americana )
( Fotoğraf için, Sadet Uslu hanıma  teşekkür ederim. )
Anavatanı Meksika olan Agave  americana  bir çöl bitkisidir. Sıcak iklimlerde yetişmektedir.  Gövdesi  ve dalları yoktur, rozet halindedir.  En ilginç yanı  ise çiçek açtıktan sonra ölmesidir. En erken 10 - 20 yaşında çiçek açmaktadır bu nedenle;  sabırlık,  sabır otu, yüzyıl bitkisi  gibi adlar  verilmiştir  ( Yüzyıl  biraz abartılmış ).  Ortalama  20 - 30 yıl kadar  yaşar. 
Agave americana  çiçeği 
( Fotoğraf için, Sadet Uslu hanıma çok teşekkür ederim. )
Agave çiçek açacağı zaman  7 - 8 metre uzunluğunda bir sap ( çiçek sapı ) oluşturur ve   bütün enerjisini çiçek ve  meyvelerine  harcadığı  için daha sonra da  ölmektedir.  Ancak bitki yine de  kökünden çıkan çok sayıdaki  yavrularla ( piç )  neslini sürdürür.

Agave,  kuşkonmazgiller ( Asparagaceae )  familyasına mensup  sukulent bir bitki cinsidir  ( Eski familyası  nergisgiller / Amaryllidaceae dir ).  Bazıları süs bitkisi olarak yetiştirilen 200'den fazla  fazla türü bulunmaktadır.
Agave meyvesi 
Yaygın olarak 'Amerikan aloe'si olarak adlandırılan Agave americana,  sarısabır ( Aloe vera ) ile aynı  familyadan değildir. 
Agave americana bitkisi 
Meksika çöllerinin doğal bitki örtüsünü oluşturan  Agave americana, UNESCO tarafından dünya mirası sayılarak koruma altına alınıştır.
Meksika'nın ünlü içkisi olan 'Tekila', mavi agave ( Agave tequilana ) dan elde edinmektedir.  Bazı agave türleri ise sabun, gıda, dokumacılık ve tatlandırıcı şurup yapımında kullanılmaktadır.
Alacalı agave americana
( Agave americana 'marginata' )
Mavi ve alacalı agave americana 
Ağaç görünümündeki agave amerikana bitkisinin çiçeği
(  Fotoğraf için  Sonad Pelit Beye teşekkür ederim.)
Agave americana, kolay çoğalan, bakım istemeyen ağaç gibi çiçek sapı olan etkileyici  bir bitkidir. Dibinden çıkan yavrulardan kendi kendine çoğalmaktadır. Bahçelere dikerken dikkatli  olmak, her yere dikmemek gerekir zira yapraklarının ucundaki dikenler çok tehlikeli olabilmektedir.

Agave americana, süs bitkisi olarak yetiştirilen bazı  ülkelerde ve yurdumuzun  Akdeniz iklimi görülen kıyı kısımlarında doğallaşmıştır ( naturalize olmuştur  ).  Ayrıca, park ve bahçelerde  süs bitkisi olarak da  dikilmektedir.  Tropikal, yarı tropikal iklimleri ve  güneşli  yerleri sever, kuraklığa dayanıklıdır.  Geçirimli, kumlu topraklarda yetişir,  -10 derecenin altında yaşamaz. Tohumla ve ayırma ile üretilir.
Agave americana, Konak meydanı / İzmir
Agave americana ( Çekildiği yer: Uzbaş Tarım Ürünleri  / Urla )
                                                          AGAVEM ÇİÇEK AÇTI 
Bahçeme 20 yıl önce diktiğim Agave americana, bu yıl ( 2025 )  muhteşem bir  çiçek açarak  bize veda etmeye hazırlanıyor.  Ölümü muhteşem olacak.
Agave american, Bahçeköy / Seferihisar 
Kaynaklar: Kaktüsler ve Diğer Etli ( sukulent ) Bitkiler ( Nejat Ebcioğlu ). Süs ve Sera Bitkileri ( Atilla Odabaş ). Wikipedia 

( Not: Bu yayın  25. 07. 2025  tarihinde güncellenmiştir. )

19 Mart 2013

SEFERİHİSAR - BAHÇEKÖY DOĞA YÜRÜYÜŞÜ

Teos Doğa Sporları Grubu tarafından her hafta sonu düzenlenen  doğa yürüyüşleri, pazar günü  (17.03.2013 ) Seferihisar ile  Bahçeköy arasında   yapıldı.  Bahçeköy,  Seferihisar'ın merkezine 4  km. mesafede bulunuyor. Çevresi  doğa yürüşü  yapmak isteyenler için  elverişli. Seferihisar ve Sığacık Körfezi'ne nazır bir konumu var. 

Bir süre sonra Seferihisar arkamızda kalıyor.
Bazı haftalar 25 - 30 arkadaşımız ile yaptığımız bu  yürüyüşlere,  bu hafta daha az, 10  arkadaşımız katılıyor.  Yürüyüşe Seferihisar'ın merkezinden başlıyoruz ve  bir süre, yukarı çığrında  Seferihisar Barajı bulunan   Kocaçay'ı  takip ederek devam ediyoruz. Seferihisar Barajı, 1993 yılında, sulama amacı ile yapılmış,  Seferihisar'a  4,5 km. uzaklıkta bulunuyor Baraja gelmeden önce, Kocaçayı takip eden yoldan ayrılarak rotamızı Bahçeköy istikametine  çeviriyoruz. 
Açık ve güneşli bir hava var, her yerde  kır çiçekleri açmış.  Papatyalar,  uzaktan kar yağmış gibi  görünüyor.  


Sarmısak otu / Napoli soğanı ( Allium neapolitanum  ). Sarımsak yerine kullanılan
 soğanli bir bitidir. Halk arasında kötü koktutuğu için osuruk otu denir. .
 Doğa yürüyüşüne katılan arkadaşlarımız.  
Seferihisar'dan  uzaklaşıyoruz. 
Papatyalar,  uzaktan  kar yağmış gibi görünüyor.  

Yürüyüş rotamızdaki Bahçeköy sitesi uzaktan görünmeye başlıyor. 
Seferihisar
Yükseldikçe manzaramız  genişliyor, Sığacık Körfezi ve Ege Denizi   görünüyor.
Terk edilmiş bir kulübenin yanından geçiyoruz. 
Elmacık  ( Salvia verbenaca ). Erken çiçek açan yabani bir ada çayı
 türü. 
                                           Bazı  arkadaşlarımız şifalı olduğu için papatya ve karabaş otu topluyor.  
Karabaş otu ( Lavandula stoechas )
Bu arada makilik alanlardan geçerken zorlanıyoruz.Çalıların aralarında dağ laleleri ve çiriş ağuları  çiçek açmış. 
Taçlı  dağ lalesi ( Anemone coronaria   )
Kirgiçkökü / Çirişağusu  ( Asphodelus aestivus )
Seferihisar


             Köklü süsen ya da Keklik çiğdemi 
( Morea sisyrinchium  ya da Gynandriris sisyrinchium )
Bu yıl kış mevsiminin  yağışlı geçmesi dereleri çoşturmuş.  
Makilik bir  alanda yürümeye çalışıyoruz.

Bir dere, yazın bu  tamamen 

Kısa bir mola vererk bir süre dinleniyoruz. 

Bahçeköy Sitesi 
Bahçeköy'e. rotamız nedeni ile dört saat gibi bir sürede  gelebiliyoruz. Arkadaşlarıma site içinde  kısa tur attırdıktan sonra, dinlenmek ve çay içmeye bahçeme davet ediyorum. Şehir hayatını sevmediğim için on yıldır burada yaşıyorum. Bu nedenle ilginizi çekeceğini umarak  kısaca burayı  tanıtmak istiyorum.  
 
Türer AŞ Çiftliği, Bahçeköy / Seferihisar.
Bahçeköy Sitesi / Seferihisar
                                                                 BAHÇEKÖY NERESİDİR?

Bahçeköy, idari bakımdan Seferihisar'ın Tepecik Mahallesi'ne bağlı, Sığacık Körfezi ve Seferihisar  manzaralı. Yazın rüzgar estiği için, Seferihisar'a göre daha serin oluyor.  Yerleşim biçimi  Karadeniz köylerini andırıyor, dağınık. Evlerin çoğu tek katlı, bir dönümden fazla bahçeleri var. 

Bahçeköy,  1993 yılında,  Yeni Bahçeköy  Kooperatifi tarafından kurulmuş. Bazı yapı taşları ve su kuyuları, burrasının eskiden de yerleşme yeri olduğunu gösteriyor. Seferihisar'ın mekezine yakın olmasına rağmen, çevresinin henüz  yerleşime açılmamış  olmaması nedenile, şehirden kopmadan doğa ile iç içe yaşamak isteyenlerr için ideal bir yer. Umarım ranta kurban edilmez.  ( Bahçeköy hakkında daha fazla bilgi ve fotoğraf görmek için   burayı   tıklayabilirsiniz )

Bahçeköy'den bir fotoğraf.
Bahçeköy'de bir sokak
Arkadaşlarımla bir süre 'Cittaslow Botanik Park' adını verdiğim
bahçemde dinlenlp sohbet editoruz.

Ayrılmadan önce arkadaşlarla  bahçemin kapısında bir hatıra fotoğrafı  çektiriyoruz.

Arkadaşlarımla bir süre  'Cittaslow Botanik Park ' adını verdiğim bahçemde dinlendikten sonra,  onları daha kısa bir yoldan Seferihisar'a yolcu ediyorum.

Haftaya bir başka doğa yürüyüşünde buluşmak umudu ile Bahçeköy'den sevgiler, sevgili doğa severler. Bizi izlemeye devam ediniz. 

14 Mart 2013

KIZILCIK AĞACI ( Cornus mas )

Kızılcık ( Cornus mas ) 

Daha önce bilmediğim  bitkileri, ağaçları, çiçekleri  yetiştirmeyi  daha çok seviyorum. Çiçeklerini görmek, meyvesi yeniyorsa  tatmak daha heyecanlı oluyor. Bu nedenle her yıl bahçeme  bir - iki  tane, daha önce  yetiştirmediğim, bilmediğim  ağaç ya da çiçek dikmeye gayret ediyorum.  Geçen yıl  ilk defa kızılcık ( Cornus mas )  dikmiştim.  Bu yıl daha çok  küçük olmasına rağmen çiçek açınca, benim için güzel bir sürpriz oldu.   
Adını meyvesinin renginden alan kızılcık, en erken çiçek açan ağaçlardan biri diyebilirim. Altın sarısı  rengindeki çiçeklerini yapraklarını daha açmadan  önce açıyor.   Bu arada arıların da kızılcık ağacının  çiçek açmasına,  en az  benim kadar sevindiğini söyleyebilirim.

Şimdi de gelin adını sıkca duyduğumuz ama fazla tanınmayan  bu bitkiyi ( kızılcık ) biraz dah  yakından tanıyalım.
Kızılcık ( cornus ) cinsinin yurdumuzda doğal olarak yetişen iki türü bulunmaktadır. Ayrıca yurdumuzda doğal olarak yetişmediği halde, park ve bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilen  bazı kızılcık türleri  bulunmaktadır.    

Kızılcık ağacı  ( Cornus mas ):  Kızılcıkgiller / cornaceae familyasının örnek bitkisidir.Çiçekleri sarı renkli olduğu için sarı çiçekli kızılcık da deniyor.  Kışın yapraklarını döken bir çalı ya da  5 - 6 m. kadar boylan küçük bir ağaçtır. Uzun ömürlü olup, odunu son derece dayanıklıdır. Ergen, kiren gibi adlarla da bilinir.  Meyveleri uzunca, kırmızı renkli olur ve yenir. Şerbeti, marmelatı olur. Tohumlarından sabun yapılır.  

Yabani kızılcık ( Cornus sanguinea ): Kansiğdiren, demircik de denilen yabani kızılcık, kışın yapraklarını döken  beyaz çiçekli bir çalıdır. Anavatanı yurdumuz ve Avrupa'dır. Yaprakları sonbaharda dökülmeden önce  kırmızı bir renk alır, meyveleri olunca siyah renklidir. Park ve bahçelere süs bitkisi olarak da  dikilen bir kaç kültür formu vardır. Dallaından sepet, meyvelerinden ise sabun yapılır. 

Yabani kızılcık / Kansiğdiren  ( Cornus sanguinea ) 

Yurdumuzda hem doğl, hemde kültür olarak yetiştişen   kızılcık ağacı'nın  anavatanı kesin olarak bilinmemekle beraber Anadolu olduğu sanılmaktadır  Ayrıca bahçelere  süs bitkisi olarak da dikilmektedir.
Afyonkarahisar'ın Şuhut ilçesinin Balçıklıova  beldesinde tarımı yapılmaktadır. 
Kızılcık ağacı ılıman iklimlerde ve güneşli ve yarıgölge yerlerde yetişir. Humuslu ve kalkerli toprakları daha çok sever. Tohumla ve çelikle üretilir.

Kızılcığın Türk kültürü içinde de önemli  bir yeri vardır. 'Kızılcıklar oldu mu' türküsünü duymayanımız yoktur.
Acılarını gizleyip sabredenler için 'Kan kusup kızılcık şerbeti içtim.' deyimi kullanılır.

Halk arasında 'Kızılcığın tüketildiği yerde hekime gerek yoktur.' denir. Ben yine de  kızılcık şerbeti içelim ama doktora da gitmeyi  ihmal etmeyelim derim.

 Kızılcık,  ağaç olarak da önemli bitkidir,
.
-Kızılcığın çekirdeğinden sabun ve yanıcı bir yağ elde edilmektedir. Ayrıca ağacı sarı boya içermektedir. (Kaynak:Ağaçlar ve Çalılar 1 Ersin Yücel )
.
-Sopa deyince aklımıza kızılcık ağacı gelir. Ünlü Devrek bastonları yine bu ağaçtan yapılmaktadır.

-Kızılcık kök yapısı ile de erozyona karşı mücadelede dikilmesinde yarar olan bir ağaçtır.

-Suyu çok seven kızılcık soğuğa karşı son derece dayanıklıdır. Çekirdekten ve çelikle üretilmektedir.

Kızılcık ağacı ( Cornus mas )  ve olgunlaşmış  meyveleri
( Doğadan  ).

Kızılcık ağacı çiçeği
( Cornus mas ) 

Kızılcık çok erken, yaprak açmadan önce sarı renkli  çiçek açar.
 
Kızılçık ağacı ve  meyvesi.
 ( Benim kızılcık ağacım henüz meyve vermedi.)