Nazım Hikmet etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Nazım Hikmet etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

17 Eylül 2024

BAY KAYIN AĞACI ( Fagus )

 
Kayın ağacı ( Fagus orientalis )
Bolu Yedigöller Milli Parkı  
Karlı kayın ormanında yürüyorum geceleyin.
Efkarlıyım, efkarlıyım, elini ver, nerde elin?
Ayışığı renginde kar, keçe çizmelerim ağır. 
İçimde çalınan ıslık beni nereye çağırır?
Memleket mi, yıldızlar mı, gençliğim mi daha uzak?
Kayınların arasında bir pencere, sarı sıcak.
                                          Nazım Hikmet Ran 

 Nazım Hikmet, düşüncelerinden dolayı defalarca hapse girmiş ve sonunda çok sevdiği memleketinden kaçmak zorunda kalmıştır.  Ancak o memleketini hiç bir zaman unutmamıştır. Karlı Kayın Ormanı'nda adlı yukarıdaki şiirinde memleketine olan özlemini  dile getirmiştir. Bu nedenle kayın ağacı ile ilgili bu   yazıma,  Nazım Hikmet'in gece, kayın ormanında yürürken düşündüğü ve yazdığı   bu ünlü    şiiri ile başlamak istedim.  Yazıma  neden 'Bay kayın' başlığını koyduğumu  ise, yazımın aşağıdaki satırları  okuyuncu  anlayacaksınız.  Ancak önce  istersiniz  kayın ağacını bir  tanıyalım.  

Kayın ağacı  meyvesi
( Kayın fıstığı veya mast )
Kayın*, kışın yaprağını döken,  30 - 40 m. boylarında,  bir ağaç  cinsidir. Güney Anadolu Bölgemiz'de  'bağnaz' denir.   Bütün dünyada 10 kadar türü bulunmaktadır.   Gri kabuğu ve pürüzsüz, düzgün  gövdeleri  ile dikkat çekerler.  Kuzey yaım küreninin ılıman iklim görülen bölgelerinde  yetişir.  Yurdumuzda  doğal olarak  iki türü yetişmektedir. Özellikle Doğu kayını ( Fagus orientalis ), ormanlarımızda  oldukca  yaygın bir ağaç türüdür.   Trakya ve Kaz dağlarında az da olsa  Avrupa kayını ( Fagus sylvatica ) türü yetişir. Ayrıcı kırmızı yapraklı bir varyetesi ( Fagus sylvatica 'Atropurpurea' )  ve sarkık kayın ( Fagus sylvatica 'Pendula')  park ve bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilmektedir. 
Kayın ağacı yaprağı ve  çiçeği 
Cins adı ( fogus ) Yunanca  yemek anlamına gelir, meyvelerinin yendiği ifade eder.  Nitekim kayın ağacının  meyveleri / tohumu  yenir.  Ayrıca yağlı olan tohumu yemeklik yağ ve   margarin yapımında kullanılır.  Kerestesi sert ve sağlamdır. Mobilya, kontrplak, parke yapımında kullanılır. odunu çok iyi bir yakacaktır. 
Kayın ağacı populer bir süs bitkisidir, çeşitli varyeteleri park ve bahçelerde peyzaj alanında kullanılır. Karbondioksiti emerek havayı temizleyen değerli bir ağaçtır. Sonbaharda, yaprakları dökülmeden önce sarı ve turuncu renklere dönerek görsel bir şölen oluşturur. 
Kayın ağacı  ve gal oluşumu 
Kayın ağacı yazın yağış alan, serin ve yüksek rakımlı yerlerde, çoğu zaman iğne yapraklı ağaçlarla beraber ortak  ormanlar oluşturur.   Soğuğa dayanıklı  bir ağaçtır, kurak yerleri sevmez,  humuslu, mineral bakımından zengin ve  nemli toprakları daha çok tercih eder.  Yavaş büyür, uzun ömürlüdür, 700 yıl kadar yaşıyabilir, boyu 50 m. ye  çapı 1 m. bulur.  İlkbaharda çiçek açar, erkek ve dişi çiçekler ayni ağaç üzerinde bulunur ( Tek evciklidir ). Meyve  kapsülü olgunlaşınca açılarak  içindeki üçgen şeklindeki  meyve ( Kayın mastı ) dökülür. Tohumdan ve kök sürgünleri ile  üretilir. 
Kayını ormanı ( Bolu Yedigöller Milli Parkı ) 
                            KAYIN AĞACININ TÜRK KÜLTÜRÜNDEKİ YERİ 
Kayın ağacı, Türk mitolojinde adından en çok  söz edilen ağaçların başında gelir.  İslamiyetten önce bazı Türk kavimleri tarafından kutsal kabul edilmiş ve gökten indiğine inanılmıştır ve Tanrının ağacı olarak kabul edilmiştir.  Bugün halen Türklerin yaşadığı coğrafyada  farklı dinler hakim olsada kayın ağacına  dair inanışlar sürmektedir.  Anadoluda Kayın ağacına saygı duyulur, yıldırım düşmediğine inanılır. Tokat'ın Niksar ilçesinde bulunan bir kayın ağacına dilek tutanlar elbiselerinde bir parça bağlarlar. 
Bir şey çalındığında  kayın ağacına başvurulunca,  hırsızın  hastalanarak suçunu itiraf edeceğine inanılırmış.  

Şamanizm  inancına göre  kayın ağacı gökten indirilmiştir ve  Tanrıdan ayrıldığına inanılırdı. Altaylar  kayın ağacına 'Bay kayın' diye hitap eder,  kurban keserek  yardım isterdi. Şaman tarafından kayın ağacına şöyle seslenirmiş. 
'Altın yapraklı mübarek kayın, 
Sekiz gövdeli mukaddes kayın,
Dokuz  köklü, altın yapraklı bay kayın, 
Ey mübarek kayın ağacı, sana kara yanaklı
Ak kuzu kurban  kurban ediiyorum'
Er Sogotoh destanında ( Yakut Destanı ) kayın ağacı güzel bir genç kıza benzetilerek  betimlenmiştir. 'Bu kayın ağacı da o kadar güzelmiş ki tıpki bir genç kızı andırırmış, bir tepe üzerinde yükselir  ve adeta bir adacık meydana getirirmiş. Gökte yaşıyan ilk insan 'Er Sogotoh' evleneceği kızı bulmak için kayın ağacının yanında ilerler  ve onu bulur evlenir. Onlar insanlığın ilk atası olmak üzere  yine kayın ağacının yönünde ilerliyerek  yeryüzüne inerler.'   
Bir başka Söylenceye göre;  Tanrı bütün ağaçları yarattıktan sonra onların ne kadar fayda sağladıklarını anlamak için  her birini dolaşmaya başlamış. Sıra kayın ağacına geldiğinde aniden yağmur bastırmış, tanrı kayın yaprakları altına girerek ıslanmaktan kurtulmuş. Bunun üzerine kayına hayır duası etmiş ve ona 'Üzerinde beyaz kabuğundan beyaz bir elbisen olsun, ilkbaharda yaprakların erken çıksın, sonbaharda yaprakların bütün ağaçlardan geç düşsün' demiş. Bu yüzden kayın, yapraklarının hepsini ayni anda dökmez, ağır ağır soyunarak hiç çıplak kalmazmış. 

Sibirya'da Türkler tarafından kutlanan 'Çaçil Bayramı ' adııyla kutlanan bir kayın bayramı vardır. İlkbaharda kutlanan bu bayramda kayın ağacından yılanları ve hastalıkları yok etmesi  ve daha fazla balık vermesi istenirmiş.      
Kayın ağacı meyvesi
Doğu kayını ( Fagus orientalis ) 

Kesilmiş bir kayın ağacı 
( Gölköy ilçesi, Özlü Mah. Ordu ) 

Anıt  kayın ağaı
( Gölköy ilçesi Özlü Mah. Ordu ) 
Bir başka ağaç ve hikayesinde buluşmak umudu ile. hoşçakalını sevgili  ağaç dostları. 

* Kayın ağacına yurdumuzun bazı yörelerimizde yanlış olarak  'gürgen ağacı'  denmektedir. 
Asya'da, Türklerin yaşadığı bölgelerde Huş ağacı ( Betula  ) türlerine kayın ağacı  denmektedir. Dolayısıyle bitki mitoslarında  adı geçen kayın ağacının,  aslında bir tür huş ağacı  olma ihtimali yüksektir.      

Kaynaklar: Bitki Mitosları ( Deniz Gezgin ). Türkiye'nin Bütün Ağaçları Ve Çalıları ( Prof. Dr. Ünal Akkemik ). Türkiye'nin Ağaçları ve Çalıları ( Necati Güvenç Mamıkoğlu ). Ağaçlar ve Çalıar 1 ( Prof. Dr. Ersin Yücel ). Vikipedi, İnternet siteleri.