27 Şubat 2014

AVUKAT NOYAN ÖZKAN HATIRA ORMANI

 22.02.2014 Cumartesi günü, Urla'nın Kadıovacık Köyünde kurulan,  "Avukat Noyan Özkan Hatıra Ormanı" törenine, avukat olan  kızımla beraber bizde  katılarak bu mutluluğa ortak olduk.

İzmir Barosu, geçen yıl ölen eski baro başkanlarını bu şekilde unutmadıklarını bir kez daha ortaya koymuştur. Bu ormanın kurulmasında, Noyan Özkan'ın çevreci kimliği rol oynamıştır.  Artık, Noyan Özkan burada yaşayacaktır, doğa severler tarafından verdiği mücadeleler hiç bir zaman unutulmayacaktır, yaptıkları tüm doğa severlere ve çevrecilere ışık tutacaktır. Kendisini saygı ve sevgiyle anıyoruz.

                                                                                        Noyan Özkan 

Noyan Özkan Kimdir?
1953 yılında Zongldak'ta doğan Noyan Özkan 1978 yılında Ankara Hukuk Fakültesinden mezun olmuştur. Maiyet memurluğu, Koyulhisar,Yomra ve Ulus  kaymakamlığı  yapmıştır.1983 yılından itibaren İzmir'de serbest avukatlık yapmaya başlamıştır. 2000-2002 yıllarında İzmir Barosu Başkanlığı görevini yürütmüştür.
Noyan Özkan ,Türkiye Çevre Mücadelesi Tarihinin en önemli isimlerinden biridir. ( ALINTIDIR )


Törenden  Görüntüler.


İzmir Barosunun katkıları ile kurulan  Noyan Özkan Hatıra Ormanı'na ilk fidanlar kalabalık bir  avukat ve
doğa severler topluluğu  tarafından törenle dikilmiştir. 
 İzmir Barosu Başkanı Ercan Demir, Noyan Özkan'ın eş ve kızının da katıldığı  törende yaptığı konuşmada;
 'Noyan Özkan'ın unutulmadığını, burada da herkes gördü.' dedi. 
Oyun oynadığını sanan bu çocuklar bir gün gelecek  diktikleri bu fidanlarla  gurur duyacaklardır.




Artık bu ormanda benimde bir ağacım olacak.


Sevdiklerimiz için ağaç dikerek onların anısını yaşatalım.

25 Şubat 2014

MASALIMSI BİR ÇİÇEK SİNDİRELLA ( Sinerelya )


Sinerelya çiçeği
( Pericallis x hybrida = Cineraria  cruentis = Senecio cruentus )

Sinerelya ya da sinerarya, papatyagiller ( Asteraceae ) familyasının pericallis ( Eski adları: Cineraria cruentis = Senecio cruentus )  cinsine mensup, bir ya da iki yıllık, otsı ve melez bir  bitkidir ( Pericallis cruenta ve Pericallis lanata arasında bir melezdir ).  Anavatanı Kanarya Adaları'dır ( İspanya ). Hemen hemen  tüm renklerde çiçek açan ender bitkilerden biridir. Tohumları farklı zamanlarda ekilerek  her  mevsim  çiçek açtırılabilir.    

Yeni bilimsel adı Pericallis x hybrida  ( eski adı Cineraria cruentis ) olan sinerelya çiçeğine halk arasında ve çiçekçilerde daha çok 'Sindirella çiçeği ' denmektedir. Gerçekten de  Sinerelya çiçeği;  bir masal kahramanı olan  sindirella ( külkedisi )  kadar  güzel  ve masalımsıdır. Bir başka  adı da  perikallis'dir. 

Sinerelya çiçeği'nin  kenarları dişli büyük yaprak yaprakları vardır. Bir sap üzerinde, papatya şeklinde, demet halinde, mavi, leylak, pembe, beyaz ve lacivert renklerde çiçek açar. Solan çiçeklerin  sapları kesilirse ikinci kez çiçeklenir.  Bitki  yazın havalar ısınınca ölür.  
Karışık sindirella ya da sinerelya  çiçekleri 
( Pericallis x hybrida ) 
Sinerelya ( cineraria ) çiçeği ılıman iklimlerde yetişir, fazla sıcağı ve soğuğu sevmez. Aydınlık, direk güneş almayan ve yarı gölge  yerleri sever. Toprağının humusça zengin, geçirimli ve nemli olması gerekir. Hem saksıda, hem de bahçe çiçeği olarak yetiştirilir. En güzel canlı hediyelik  çiçeklerden biridir. 
Oldukça nazik bir çiçektir, hastalıklara karşı duyarlıdır.  Kışın don olmayan yerlerde iki yıllık olarak yetiştirilir. 
Sinerelya tohumdan yetiştirilir.  Çiçeklerini açtıktan sonra  tohumları olgunlaşınca  sökülür. 

Sinerelya / perikallis   çiçekleri :

Sinerelya çiçeği ( Pericallis x hybrida ya da Cineraria cruentis )
Pembe renkli sinerelya çiçeği
Mavi renkli sinerelya çiçeği
Sinerelya çiçeği ( cineraria )
Sinerelya çiçeği
Sinerelya çiçeği
Sinerelya çiçeği
Ebruli sinerelya çiçeği ( Pericallis x hybrida )

( Not: Bu yayın son olarak 16. 03. 2024 tarihinde güncellenmiştir. )

16 Şubat 2014

ALOE BİTKİSİ

Sarısabır da denilen 'Aloe vera' bitkisi
( Tıbbi aloe türü )

Son yıllarda  yapılan bazı  araştırmalar, bitkilerin havayı temizlediğini ve büyük ölçüde  kirliliği önlediğini ortaya koymaktadır. Bu bitkilerin başında ise aloe türleri gelmektedir. Bunlardan Aloe vere, kesin olmamakla beraber  havadaki elektromanyetik dalgaların oluşturduğu zararlı maddeleri emerek temizlediği ( absorbe ) belirtilmektedir.  Bu nedenle, her geçen gün biraz daha  artan bu tehlikeye  karşı odamızda, ofisimizde bir aloe çiçeği yetiştirmekte  yarar vardır. 
Sarısabır ( Aloe vera )
Testere bitkisi ve çiçeği  ( Aloe x delaetii )
Çiçekleri güzel olduğu için daha çok süs bitkisi olarak yetiştirilir, melez bir türdür.  

Aloe, havayı temizlemekle kalmayıp bir yerimiz yandığında, kesildiğinde ve böcek ısırmalarına karşıda iyi geldiği belirtilmektedir. Özellikle aloe vera  tıbbi bir bitkidir.

Meşale aloe / Şamdan aloe (   Aloe arborescens ) 

Meşale aloe, Şamdan aloe ( Aloe arborescens ) 


Çok yıllık ve otsu bir bitki olan Aloe vera, Çirişotugiller (  Asphodelaceae ) familyasındandır.  Çiçeğinin renginden  dolayı 'sarısabır' denmektedir. Anavatanı Afrika ve Arabistan çölleridir. Aloe türleri içinde tıbbi özellik gösteren 3 - 4 türden en etkili olandır.  Kaktüs  gibi sukkulenttir ( Gövde ve yaprağında su biriktirir.). Aloe cinsinin 300 kadar türü ve çok fazla çeşidi  vardır. ( Vikipedi ) Aloe vera, aydınlık ve yarı gölge yerleri sever, dona karşı hassatır.  Yurdumuzun güney ve batı kıyılarında dışarıda da  yetişmektedir.
Aloe x delaetii ( Testere Aloe )  ve Aloe arborescens ( Meşale Aloe, Şamdan Aloe, Ağaç Aloe  ) türlerinin  çiçekleri  güzel olduğu  için  süs bitkisi olarak yetiştirilirler. 

Günümüzde adından çok  fazla söz edilen Aloe vera, eski çağlardan beri değişik amaçlara  kullanılmıştır. Eski Mısırlılar bu bitkiye 'ölümsüzlük bitkisi' adını vermişlerdir. Kleopatra'nın güzelliğinin sırrının bu bitkiye  borçlu olduğu rivayet edilir. Günümüzde ise en çok Amerika'da yetiştirilen Aloe, kozmetik ve tıp alanında kullanılmaktadır.

Aloe x delaetii  ( Testere bitkisi veya Testere kaktüs )
Aloe, ayni zamanda bir süs bitkisidir, kışın ve yazın turuncu renkli, tüp şeklinde, salkım halinde  çiçekler açarlar. Dikenli gibi yeşil ve etli  yaprakları vardır, oldukça dekoratiftir.
Fazla bakım istemeyen aloe, tohumla ve yanlarından çıkan yavruları ile üretilmektedir

Aloe x delaetii

Sonuç olarak;  insanların   kirlettiği  doğa bitkiler vasıtasıyla  temizlemektedir. Asıl düşünmemiz  gereken ise; doğanın bir gün bunu yapamaz  hale gelince  ne olacağıdır. Bu nedenle soğayı ve bitkileri korumalıyız. Unutmayalım, doğanın  bize değil bizim ona ihtiyacımız vardır.  Tuzu kokutmayalım!

Aloe vera / sarısabır,  agavaceae familyasından olan agave americana / sabır)  ile karıştırılmamalıdır.  ( Bakınız;  http://kadirbekci53.blogspot.com.tr/2013/03/sabir-otu-agave.htm.)

(Not;  Bu yazı son olarak 22. 02. 2020  tarihinde güncellenmiştir. )

1 Şubat 2014

ÇAM SAKIZINDAN DAMLA SAKIZINA

Gerçek sakız ağacı ( Pistacia lentiscus )
Kültürpark / İzmir, Sakız Adası'dan getirilmiş 

Eski çağlardan beri bilinen ve sevilen  bir madde olan sakız, tarihde farklı amaçlarla ve değişik şekillerde elde edilmiş ve  kullanılmıştır. İlk defa eski Yunanlılar, damla sakızı  ağacından 'mastika' adı verilen sakız elde etmişler ve bunu çiğnemişlerdir. Mayalar ise, 'sapodilla' ağacından bu günkü ciklete benzeyen bir çeşit  sakız yapmışlardır.

Kenger bitkisi ( Gundelia tournefortii ) 

Kenger bitkisinin ( Gundelia tournefortii / dikenli ve otsu bir bitki  ) köklerinden de, ( kesilen  kökten çıkan süt / sıvı  donunca  toplanır ),  Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerimizde bir tür sakız elde edilmektedir. 

Çam sakızı da çok eskide beri bilinmektedir. Aslında bu sakız sadece çam ağacından ( kızıl çam ) değil, daha çok ladin ağacından elde edilmektedir. Ancak ibreli yapraklı bitkilere genel olarak çam dendiği için, bu sakıza çam sakızı denmektedir. 'Çam sakızı çoban armağanı', sözü de buradan gelmektedir.
.

Yöresel adı  'doruk ağacı ' olan  ladin ( Picea orientalis ) ağaçları. 
( Kulakkaya, Dereli / Giresun )

Giresun yöresinde ladin ağacına ( Picea orientalis )   doruk ağacı  denir.  Oldukça estetik ve kerestesi makbul bir ağaçtır.  Ayrıca,  yukarıda da belirttiğim gibi reçinesinden bir çeşit  sakız elde edilir.  Bu nedenle bu ağaca halk arasında   'sakız ağacı' da denmektedir.

Bir ladin ağacı ve sakız olarak kullanılan reçineleri .
( Fotoğraf için Sayın  Zekeriya Karakayalı'ya teşekkür ederim. )

Çoçukluğumda,  Giresun yaylalarında ormanlara sakız etmeye ( toplamak ) giderdik.   Doruk ağaçlarının ( ladin ) sıcakta salgıladığı  reçineleri / sakız, kendimizin çividen yaptığı  'tığ'  dediğimiz basit bir aletle  toplar ve yine bu ağacın tahtasından  ( hartama ) yaptığımız   küçük tahta kutular içinde biriktirirdik.  Yayladan, güzün  'cenik' dediğimiz köyümüze dönünce de  bu sakızların  bir kısmını  arkadaşlarımıza ve komşularımıza  hediye olarak  dağıtırdık. 
Güzel  kokulu ve aromalı  olan bu sakız,  bir süre çiğnedikten sonra  pembeleşir,  sertleşir ve ufanarak çiğnenmez olurdu ( kocardı ).  Çocukların yutmaması için de;  'Yutarsanız  karnında doruk ağacı biter'  denirdi.

Ladin ağacının reçinesinin sakız olarak  kullanılması aslında  çok daha eskidir. Mayalar, önceleri sapodilla ağacı'ndan elde ettikleri bir maddeden, bugünkü çiklete benzeyen bir sakız yaparak bunu çiğniyorlarmış. Daha sonra ise, ladin ağacından sakız elde edilmeye başlamışlar. Avrupa'dan giden göçmenler ise, sakızı Kızılderililerden öğrenmişlerdir. 19.yüzyılın ortalarına kadar, Amerika'da pazarlarda çam sakızı satılmıştır.

Sakız, günümüzde ise kullanma alanlarının ve miktarının  gittikçe artması ile beraber  daha çok yapay yollardan üretilmeye başlanmıştır.


Anaç olarak kullanılan sakız çalısı. 

Gelelim,  yurdumuzda unutulmaya yüz tutmuş  olan damla sakızı ağacı'nın hikayesine!
Sakız ağacı  ( Botanik adı: Pistacia lentiscus, Familyası: Anacardiaceae / sakızağacıgiller ), Akdeniz iklimine özgü bir bitkidir. Antep fıstığı, melengiç ( çitlembik ) ile  aynı familyadandır.  Herdem yeşil olan bu bitkinin, önce  kırmızı renkli olan  meyveleri daha sonra siyah bir renk alır, çiçekleri kırmızı renkli ve  gösterişsizdir, yaprakları ezilince hoş bir koku salar. Çalı şeklindedir ( maki ), ancak  form verilerek ağaç haline gelebilmektedir. Yangına ( Yansa da çok derine salan köklerinden yeniden filiz verir.) ve kuraklığa dayanıklıdır, erozyona karşıda toprağı korur.  Ancak, yurdumuzun Akdeniz ve Ege kıyılarında doğal olarak  yetişen bu bitkiden damla sakızı elde edilmemektedir.

Damla sakız, bu bitkinin yalnız  Çeşme ve Yunanistan'ın Sakız ( Chios ) adasında yetişen ve  endemik olduğu sanılan bir çeşidinden  elde edilmektedir. Mastix ( mastika ) adı verilen damla sakızı bu ağacın gövde ve dallarının çizilmesi ile elde edilir, tamamen doğaldır. Eski Yunan'lılar damla sakızını ( mastix ), ilk önce mide rahatsızlıklarına karşı ilaç olarak kullanmışlardır.  Daha sonraları ise, eşyaları korumak için  cila yerine  kullanılmaya başlanmışlardır.

Mübadeleden ( değişim ) önce, Çeşmede yaşayan Rumların önemli bir geçim kaynağı olan sakız ağacı, buraya yerleştirilen göçmenlerin bilgisizliği ve başka ürünlere yönelmesi nedeni ile unutulmuştur. Sakız ağaçların çoğu kesilerek yerlerine villalar yapılmıştır. Bu zamandan kalma, Çeşme'de çok az damla sakızı ağacı vardır.
1993 yılından beri, Çeşme'de tekrar  sakız ağacı yetiştirilmek amacı ile çalışmalar yapılmaktadır. Ayni şekilde Urla yakınlarında ( Demircili ) Urla Orman İşletme Şefliği tarafından kurulmuş bir dikim sahası bulunmaktadır.


Sakız ağacı dikim sahası  ( Demircili / Urla )

Yaşlı bir sakız ağacı  ( Gödence / Seferihisar )

Ancak,  bu konuda halkında istekli olması gerekmektedir. Yörede yaşıyanlar  bahçelerine  sakız ağacı dikerek buna destek olabilir. Sakız ağacı, Çeşme ve çevresinde yaşıyan halk  için, ülkemiz için yeniden  önemli bir gelir kaynağı olabilir. 

Sakız ağacından elde edilen damla sakızı ve  recine; İlaç, kozmetik, boya,  gıda ve  içki sanayinde kullanılmaktadır. Yunanistan'a özgü bir bir içi olan mastika ( rakı ) damla sakızı ile  yapılmaktadır. Diş macunlarının yapımında yine damla sakızı kullanılmaktadır.

Sakız ağacı, doğadaki sakız çalılarına, menengiç ağacına yada tohumdan biten dişi sakız fidanlarına  aşı yapılarak üretilmektedir. Çelikten ise zor üretildiğinden, fidan fiyatları oldukça yüksektir ve her yerde bulunmamaktadır. Satılan fidanların çoğu ise, sakız çalısı olup gerçek sakız ağacı değildir. Bu nedenle sakız ağacı yetiştirmek isteyenlerin  dikkatli olmak gerekmektedir.

Sakız ağacı bahçesi  ( Çiftlikköy - Çeşme )

Sakız ağacı ( Pistacia lentiscus )

Sakız ağacı çiçeği

Sakız ağacı ( Pistacia lentiscus )

Sakız ağacı  ( Pistacia lentiscus )
Gödence / Seferihisar. 

Sakız ağacı ( Pistacia lentiscus )
( Çekildiği yer: Gödence / Seferihisar. )

Bu yazıyı yazmama, bir süredir bahçeme dikmek için aradığım bir sakız ağacı fidanı neden oldu. Diğer ağaç fidanları gibi her yerde satılmıyor,  satılanların çoğu da yukarıda da anlattığım gibi damla sakızı vermiyor. Bu sırada bu konuda edindiğim bilgileri, çam sakızı ile ilgili  çocukluk anılarımı da  ekliyerek sizlerle paylaşmak istedim. Umarım yararlı olmuştur.
 
Sakız ağacı ( Pistacia lentiscus ).