Bahçemdeki ısırgan ( Urtica dioica ) otları |
Isırgan ( urtica ), urticaceae / ısırgangiller familyasından, hemen hemen her yerde kendiliğinden yetişen tek veya iki yıllık otsu bir bitki cinsidir. Çok fazla türü bulunmaktadır. En büyük özelliği, temas edildiğinde yakıcı olmasıdır. Bu nedenle eldivenle toplamak gerekir. Ayrıca bu özelliği, küçük çoçuklara karşı korku aracı olarak kullanılmasına neden olmuştur.
Son yıllarda ısırganın şifalı olduğunun anlaşılmasıyla birlikte önemi artmışdır. Daha fazla aranan, sevilen bir bitki durumuna gelmiştir.
Şifalı bitkiler konusunda uzman bir doktorun ısırgan için; 'İnsanlar bilse başka bitki yetiştirmez.' diyerek ne kadar yararlı olduğu belirtmek istemiştir.
Isırgan, kökü, yaprağı ve tohumları ile beraber komple bir şifa kaynağıdır. Bu konuda daha fazla bilgi edinmek için linki tıklayabilirsiniz; http://www.canimablama.com/showthread.php?tid=5655
.
Isırgan otunun bir diğer özeliği ise, bazı çeşitlerinin pamuk gibi elyafından kumaş yapılmasıdır. Son yıllarda pamuk fiyatının artması ve organik kumaş talebi nedeniyle ısırgan otu daha çok önem kazanmaya başlamıştır. Yurdumuzda da bu konuda çalışmalar yapılmaktadır.
Giresun ilimiz için ısırgan otunun (Giresunlular sırgan der) daha farklı bir anlamı ve önemi vardır ( Bu arada Giresun'lu olduğumu belirteyim.). Doğukaradenizin en çok fındık yetiştiren iki ili, Ordu ve Giresun arasında eskiden beri tatlı bir rekabet vardır. Özellikle, Giresunspor - Orduspor maçlarında bu durum ilginç görüntü ve sloganlara neden olmaktadır. Ordulular Giresunlulara ISIRGANCI, Giresunlularda Ordululara KABAKÇI diye takılarak bunu dile getirirler.
Öğrencilik yıllarımda Ordulu arkadaşlarımdan sıkça duyduğum 'ısırgancı' sözü doğrusu beni kızdırırdı. Isırgancı olmayı kabul etmez, aşağılayıcı bulurdum.
Aslında bu yakıştırma çok da haksız değildir. Giresunlular ısırganı gerçekten çok severler ve değişik yemeklerini yaparak bunu belli ederler. Bunlardan en meşhuru da, 'sırgan yağlaşı' dır. Daha çok Giresun yöresine özgü olan bu yemek, taze ısırgan yapraklarından, özellikle yaylalara çıkıldığı zaman yapılır. Yaylalarda yetişen bir çeşit ısırgan otu ( pülpürüm ) iyice ezilir, unla pişirilir ve daha sonrada üzerine süt konularak yenir.
Bu yıl bahçemde ( Seferihisar ) bol ısırgan otu oldu, tohumları gübre ile gelmiş olalı. Çorbasını ve salatasını yaparak yiyoruz. Yağlaşı da olur mu bilmiyorum, zira buradakiler Karadeniz bölgesinde yetişenlerden farklılar. Ayrıca suyunu çıkararak, zararlı böceklere karşı kimyasal ilaç yerine kullanmayı düşünüyorum. Artık eskisi gibi, 'ısırgancı ' denmesine de kızmıyorum.
Son yıllarda ısırganın şifalı olduğunun anlaşılmasıyla birlikte önemi artmışdır. Daha fazla aranan, sevilen bir bitki durumuna gelmiştir.
Şifalı bitkiler konusunda uzman bir doktorun ısırgan için; 'İnsanlar bilse başka bitki yetiştirmez.' diyerek ne kadar yararlı olduğu belirtmek istemiştir.
Isırgan, kökü, yaprağı ve tohumları ile beraber komple bir şifa kaynağıdır. Bu konuda daha fazla bilgi edinmek için linki tıklayabilirsiniz; http://www.canimablama.com/showthread.php?tid=5655
.
Isırgan otunun bir diğer özeliği ise, bazı çeşitlerinin pamuk gibi elyafından kumaş yapılmasıdır. Son yıllarda pamuk fiyatının artması ve organik kumaş talebi nedeniyle ısırgan otu daha çok önem kazanmaya başlamıştır. Yurdumuzda da bu konuda çalışmalar yapılmaktadır.
Değişik bir ısırgan otu ( Eşek ısırganı ) |
Isırgan otu çiçeği |
Öğrencilik yıllarımda Ordulu arkadaşlarımdan sıkça duyduğum 'ısırgancı' sözü doğrusu beni kızdırırdı. Isırgancı olmayı kabul etmez, aşağılayıcı bulurdum.
Aslında bu yakıştırma çok da haksız değildir. Giresunlular ısırganı gerçekten çok severler ve değişik yemeklerini yaparak bunu belli ederler. Bunlardan en meşhuru da, 'sırgan yağlaşı' dır. Daha çok Giresun yöresine özgü olan bu yemek, taze ısırgan yapraklarından, özellikle yaylalara çıkıldığı zaman yapılır. Yaylalarda yetişen bir çeşit ısırgan otu ( pülpürüm ) iyice ezilir, unla pişirilir ve daha sonrada üzerine süt konularak yenir.
Bu yıl bahçemde ( Seferihisar ) bol ısırgan otu oldu, tohumları gübre ile gelmiş olalı. Çorbasını ve salatasını yaparak yiyoruz. Yağlaşı da olur mu bilmiyorum, zira buradakiler Karadeniz bölgesinde yetişenlerden farklılar. Ayrıca suyunu çıkararak, zararlı böceklere karşı kimyasal ilaç yerine kullanmayı düşünüyorum. Artık eskisi gibi, 'ısırgancı ' denmesine de kızmıyorum.