24 Şubat 2010

ARMUT AĞACI ( Pyrus communis )

Armut ağacı ( Pyrus communis )
Armut ( Pyrus communis ya da P. domestica  ), gülgiller ( rosaceae )  familyasından  kışın yaprağını döken, geniş tepeli  bir ağaçtır.  Bütün dünya 69, yurdumuzda ise 16 kadar türü ve çok sayıda çeşidi vardır.  Bütün bölgelerimizde yetişir, güneşli yerleri sever. Kuraklığa ve soğuğa  oldukça  dayanıklıdır

Armut ağacı ve meyveleri 
Sevilen bir meyve olan armudun  kendine özgü bir şekli vardır ( armut gibi ), tatlı ve lezzetli olur. Taze ve kurutularak yendiği gibi, meyve suyu ve turşusu da yapılır. Kerestesi mobilyacılıkta kullanılmaktadır

Yabanibir armut, çöğür armudu  ( Pyrus spinosa  )
Seferihisar / İzmir 

Armut, Asya, Avrupa ve Amerika  kıtalarında  doğal olarak yetişir.  Kültürleri aşılanarak yetiştirilir. Bunun için, tohumdan biten armut ya da ayva anaçları kullanılmaktadır. Doğal olarak yetişen armut türlerine,  yurdumuzda genel olarak yabani armut ya da  ahlat denir. 

Armut piş ağzıma düş. 

Armut ağacı ve çiçeği

Armut ağacı çiçekleri ( pyrus communis )
Armut ağacı ve çiçeği
Armut ağacı çiçeği
Kendine özgü bir şekli olan armut 
Armut meyvesi 
Armut
Armut ağacının  yaprakları sonbaharda dökülmeden önce sarı,
turuncu ve kırmızı renklere döner.
Yurdumuzda çok fazla  türü doğal olarak ( ahlat )  yetişen  armutun, kültürümüzde de önemli bir yeri vardır. Dilimizde armutla ilgili çok fazla özdeyiş ve atasözü  vardır.

Armutla ilgili bazı özdeyiş ve atasözleri şöyledir.

-Armut piş,ağzıma düş.
-Armudun sapı var,üzümün çöpü var.
-Armut dibine düşer.
-Armudu soy da ye,elmayı say da ye.
-Armudun iyisini ayılar yer.
-Armudun önü,kirazın sonu.
-Elmayı çayıra,armudu bayıra.
-Elmanın dibi göl,armudun dibi yol olur.


-
Posted by Picasa

23 Şubat 2010

FINDIK AĞACI ( Corylus )

Fındık ağacı / kültür   ( Corylus avellana )
Giresun fındığı / Yağlı fındık / Tombul fındık 
Fındık, huşgiller ( betulaceae ) familyasının  'corylus'  cinsini oluşturan bitki türlerinin ortak adıdır.  Kışın yapraklarını döken bu bitkiler  çalı ya da nadiren  ağaç formundadır. Anavatanı tam olarak bilinmemekle beraber Asya ve Avrupa olduğu kabul edilir.  Dünyada 18 taksonu vardır. Türkiye'de doğal olarak Corylus avellana ( fındık )  ve Corylus colurna ( Türk fındığı ya da  Ağaç fındığı )  türleri  yetişmektedir. 
Fındık / doğal  ( Corylus avellana )
Yabani fındık / Adi fındık. 
Fındık ağacı / kültür / sonbahar   ( Corylus avellana )
Fındık ağacı yapraklarını dökmeden önce sarı - turuncu bir renk alır. 
Kültür olarak fındık  ilk önce Karadeniz kıyılarında yetiştirilmiştir. Avrupaya buradan  götürülmüştür.  Özellikle İtayya'nın Avellino kentinde yetiştirildiği için adına ( Corylus avellana ) Avellana fındığı denir.  
Türk fındıği ya da  ağaç fındığı ağacı   ( Corylus colurna )
Azdavay / Kastamonu  

Türk fındığı meyvesi  ( Corylus colurna ) 
Kültür olarak yetiştirilen fındık türleri  Corylus avellana'nın çeşitleridir. Daha önce ayrı bir tür  kabul edilen  Corylus  maxima'nın da, C. avellana'nın bir çeşidi olduğu kabul edilmektedir.
Corylus maxima  egzotiktir, yurdumuzda doğal olarak  yetişmez.  Meyveleri değerlidir, Ordu ilimizde kültür olarak yetiştirilmektedir. Corylus maxima 'Atropurpurea'  ise  park ve bahçelerde  süs bitkisi olarak  yetiştirilmektedir.  
Lambert fındığı ( Corylus maxima 'Atropurpurea' )
Lambert fındığı ( Corylus maxima 'Atropurpurea' )
Park ve bahçelerde süs bitkisi olarak  yetiştirilmektedir.  
Fındık tarımı, Karadeniz bölgesinde ( özellikle Ordu ve Giresun'da ) yapılmaktadır.  Dünyadaki fındık üretiminin  yüzde 75'i ( 650 000 ton )  Türkiye'de yetiştirilmektedir. 
Fındık ağacı / kültür ( Corylus avellana )
Besleyici ve lezzetli  bir meyve olan fındık yaş ve kuru olarak  tüketildiği  gibi, yemeklik yağ elde etmek için ham madde olarak kullanılır. Sürgünlerinden sepet yapılır, kabukları ise sunta yapımında ve yakacak olarak kullanılır.
 Fındık ( Corylus avellana  )  çiçekleri
Fındık kışın  çiçek açan tek evcikli bir bitkidir, yani erkek ve dişi çiçekler aynı ağaç üzerinde ama farklı yerlerinde ( dallarda ) bulunur. Çiçeklenme sonbahar ve ilkbaharda, tozlaşma / döllenme ise daha gec  olur.  Tozlaşmanın yeterli ve verimli olabilmesi için; tozlayıcı olarak başka çeşitlerin, birlikte  dikilmesi  gerekmektedir.  Tozlaşma rüzgarla olur.  

Fındığın uzun püskül şeklindeki erkek çiçeklerine kedicik / püskül, kırmızı renkli tomurcuk halindeki dişi çiçeklerine ise  karanfil denir.
Fındık ağacına halk arasında dal - ocak denir. Yeşil kabuklu kozasına / örtüsüne  ise 'çotanak' denir.

Fındık ( corylus ), ılıman iklimlerde yetişir. Güneşli, yarı gölge yerleri ve nemli, humusca zengin derin toprakları sever. Genel olarak kök sürgünleri ile üretilir, tohumdan yetişenler kalitesiz olur. 

Üç yıl önce  bahçeme ( Seferihisar ), Bartın'dan getirerek diktiğim fındık ağacı ilk  çiçeklerini açtı. Karadeniz ikliminin  görüldüğü illerimizde kültür olarak yetiştirilen fındık, İçanadolu ve  diğer bölgelerinde de  yetişmektedir.  Değişik iklimlere uyum sağlamaktadır. Bu nedenle, Akdeniz ikliminin  hüküm sürdüğü  Seferihisar'a da uyum sağlayacağını umuyorum.
Fındık çotanağı  ( Corylus avellana ) 
Yeşil fındık, Ordu 
Fındık ağacı çiçeği / erkek çiçekler ( Corylus avellana )

Fındık ağacı   ( Fındık ocağı )
Fındık çotanağı ( Corylus avellana ) 
Fındık  ağacı / kültür ( Corylus avellana )
Fındık çiçekleri ( püskül / kedicik erkek çiçek, kırmızı
tomurcuk / karanfil ise dişi çiçektir )
Fındık ağacı ve çiçeği
Fındık ağacı kışın çiçek açar.

Kaynaklar: Fındık  Çeşitleri ( Hazelnut Cultivars ), Türkiye'nin Bütün Ağaçları  ve Çalıları ( Prof. Dr.Ünal Akkemik ), Türkiye'nin Ağaçları ve Çalıları ( Necati Güvenç Mamıkoğlu )

Burayı tıklıyarak 'Fındık Çotanak ve Giresun' başlıklı yazımı da  okuyabilirsiniz )
Bu yayın son olarak 06. 12. 2023 tarihinde güncellenmiştir. 

BAHÇEKÖY'DEN SIĞACIK ( TEOS )

'Botanik Park' adını verdiğim bahçemden Sığacık Körfezi (TEOS)
 
Tarihteki adı 'Teos' olan Sığacık, Seferihisar'ın en önemli turistik yerlerinin başında gelmektedir. İdari bakımdan Seferihisar'a bağlı bir mahalle olup şehir merkezine 4 km.mesafededir.
Tarihi 'TEOS ANTİK  KENTİ'  kalıntılarının bulunduğu Sığacık'ta, Kanuni zamanında yapılmış olan bir de kale bulunmaktadır. Yapımı devam eden yat limanı (marina) ise tamamlanmak üzeredir.

Seferihisar'ın Türkiye'nin ilk Yavaş şehri (Cittaslow Seferihisar) olması Sığacığ'ın önemini daha da artırmıştır.

Sığacık'ta gün batımı ( Bahçeköy'den )

Teos Antik Kenti'den Bahçeköy 


21 Şubat 2010

ŞEFTALİ AĞACI

Şeftali bol ürün veren meyvelerden biridir, bu nedenle
sıkının seyrekleştirilmesi gerekir. ( Bahçemden )

Anavatanı Çin olan şeftali ( prunus persica ), gülgiller ( rosaceae ) familyasından sevilen  bir yaz  meyvesidir. Akdeniz havzasına İran'dan yayılmıştır. Bu nedenle bir adı da  'iran elması' dır.

Değişik iklim şartlarına uyum sağlayabilen  şeftalinin çok sayıda çeşidi vardır. İlkbaharın sonunda,  yazın ve sonbaharda meyve veren çeşitleri vardır. Başta Bursa  olmak üzere yurdumuzun bütün bölgelerinde yetiştirilmektedir.

Şeftali ağacı yaprak açmadan önce pembe renkli çiçek açar.
Şeftali çiçeği
Kısa ömürlü bir ağaç olan şeftali; Uzak Doğu Asya'da, uzun ömür ve ölümsüzlük sembolü kabul edilmektedir.
Şeftali sevilerek yenir, reçeli ve meyve suyu yapılır, çekirdeği temiz bir yakacaktır. Aşı ile  üretilen şeftali, iklim şartlarına ve toprağın özelliğine göre; şeftali, erik, badem ve kayısı çöğürüne aşılanarak üretilir.

Şeftalinin yarılan  çekirdeğinin arasına düşen
 semizotu tohumu burada   çimlenmiş.
Şeftali ağacı ve olgunlaşmış meyveler

KAYISI AĞACI



Kayısı ağacı ( Prunus armeniaca )

Kayısı ( Prunus armeniaca ), gülgiller ( rosaceae ) familyasından, kışın yaprağını döken, 8 m. kadar boylanan bir ağacıdır. Anavatanı Orta Asya ve Çin'dir. Anadoluya Büyük İskender'in Asya seferleri sırasında gelmiş ve daha sonrada  Avrupa'ya yayılmıştır.

Kayısı, yazları sıcak ve kurak bir mevsim isterken kış soğuklarından fazla etkilenmez. Karadeniz Bölgesi dışında bütün  bölgelerimizde yetişir. Malatya ilimiz  kayısı üretiminde başı çeker.
Kayısı meyvesi fazla  dayanıklı olmadığından;  kurutularak ve meyve suyu yapılarak değerlendirilir.
Çekirdeğinden elde edilen 'kayısı yağı' cilt bakımı için kullanılır. 

Kayısı aşılanarak üretilir. Anaç olarak zerdali, badem, erik ve şeftali kullanılır.Tohumdan yetişenler kalitesiz olur.
Kayısı ağacında oluşan reçineler. 
( Kayısı ağacı yaralarını iyileştirmek için zaman zaman reçine salgılar.) 

Çiçek açmış bir kayısı ağacı 
( Prunus armeniaca ) 

Kayısı ağacı  (  Sonbahar )

Kayısı meyvesi  ( Prunus armeniaca )

Kayısı meyveleri ( Prunus armeniaca ) 

Kayısı ağacı çiçeği

DAĞ LALELERİ ( Anemon )

Dağ lalesi ( Anemone coronaria  )
Baharın müjdecisi sayılan dağ lalesı ( anemone ), bazı türleri yurdumuzda  yetişen güzel bir kır çiçeği cinsidir. Manisa lalesi de  denir.
Dağ laleleri, düğünçiçeğigiller ( ranunculaceae ) familyasının 'anemone' cinsindendirler.  Gerçek lale ( tulipa ) türü  değildir Hakiki manisa lalesi ( Tulipa orphanidea ) zambakgiller ( liliaceae )  familyasının  'tulipa' cinsindendir, kırmızı çiçekli bir bitkidir. Sanılan gibi endemik değildir.

Baharın müjdecisi olan dağ laleleri, çoğu zaman
 kış aylarında çiçek açmaya başlar. 

Dağ lalelerinin ( anemone ), dünya üzerinde 60'dan  fazla  türü bulunmaktadır.  Yurdumuzda altı  türü yetişmektedir. Çok yıllık, yumrulu ya da rizom köklüdürler. Bazıları süs bitkisi olarak da yetiştirilmektedir.

Dağ laleleri ( anemone ), güneşli ya da  yarı gölge yerleri ve organik madde bakımından zengin, geçirimli, nemli toprakları  tercih eder. Yumru ve tohumla ürer.
Mitolojide de adı geçer. Bir efsaneye göre aşk ve güzellik tanrıcası Afrodit'in, yaralı sevgilisinin kanlarının aktığı yerde bitmiş ve buradan dünya ya yayılmıştır.

Ülkemizde yetişen  dağ lalesi türleri ( anemone ) şunlardır:

- Taçlı dağlalesi, Manisalalesi  ( Anemone coronaria ):  Bir adı da 'rüzgar çiçeği' dir.  Kırmızı, mor, beyaz, pembe renkli  çiçek açan çok sayıda  çeşidi  vardır.  Yaprakları ince ve  çok   parçalıdır.  Ege bölgesinde ( İzmir, Manisa, Aydın ) daha çok  çok yaygındır.

Taçlı dağ laleleri /  Manisalalesi ( Anemone  coronaria )

Anemon yaprakları: Anemone coronaria solda,
Anemone hortensis sağda
-  Gülale, Geniş yapraklı anemon  (  Anemone hortensis ya da A. pavonina   ):  Çiçekleri  taçlı dağ lalesine çok benzer, ancak yaprakları daha  geniş, kalın ve üç parçalıdır.

Gülale (Anemone hortensis)

- Nergis çiçekli anemon ( Anemone narcissiflora ): Nergis çiçeğini  andıran beyaz renkli çiçekleri vardır. Dağhoruzcuğu, mayısçiçeği de denir.

Nergis çiçekli anemon ( Anemone narcissiflora )
- Yoğurt çiçeği, Dağlalesi ( Anemone blanda ): Ayrıca, Arpalık ( Niğde ), Nezle otu ( Iğdır ) da denir.

Yoğurt çiçeği de denilen anemone  blanda
Ak dağlalesi ( Anemone nemorosa ) ve numançiçeği ( Anemone ranunculoides ), yurdumuzda yetişen diğer  anemone türleridir.

Doğal dengenin  gittikçe bozulması diğer kır çiçekleri gibi, yurdumuzda yetişen anemone türlerini de  tehdit etmektedir.  Bu nedenle, ülkemizde yetişen yabani  bitki ve hayvan  türleri yok olmadan, doğaya sahip çıkarak onu  korumalıyız. Bunu sadece devletten beklememeliyiz. Doğayı koruyarak aslında kendimizi ve  çoçuklarımızı koruduğumuzu unutmamalıyız. Çoçuklarımızın doğayı tanıyıp sevmesini sağlıyalım. Doğayı korumak çiçekleri sevmekle başlar.

Not:
Çoğu kaynaklarda Dağ lalesi ile 'manisa lalesi' eş anlamlı olarak kullanılmaktadır. Halbuki, esas manisa lalesi ( Tulipa orphanidea ), zambakgiller familyasındandır, kadeh şeklinde kırmızı  çiçek açar, soğanlıdır.  Spil dağı'nda ( Manisa ) yetişir,   koruma altındadır. 


Dağ laleleri ( Anemon çiçekleri / Bahçemden  )



Taçlı dağ lalesi ( Anemone coronaria )
Taçlı dağ laleleri kışın ve bahar aylarında çiçek açıyor.
Gülale (Anemone hortensis)
Taçlı dağ laleleri
Bir adı da rüzgar çiçeği olan dağ laleleri
Tohum kapsülü.
Taçlı dağ leleri, kırmızı, mor, pembe ve beyaz renkli  çiçek açmaktadır.
Taçlı dağ lalesi ( Anemone coronaria )