26 Ekim 2019

ASTER ÇİÇEKLERİ ( YILDIZPATI )

Aster ya da yıldızpatı çiçeği ( Aster amellus )

Aster, papatyailler ( asteraceae ) familyasından  tek ya da çok yıllık, çiçekli ve  otsu bir bitki cinsidir.  Ilıman iklimlerde yetişir.   600 kadar türü vardır, daha önce aster cinsi içinde yer alan bazı türlerin başka cins  sayılması ile tür sayısı azalmıştır. Ancak bunlar yine de aster olarak tanınır.

Aster çiçekleri,  tek yıllık  ve çok yıllık olarak iki gruba ayrılır. Bunlardan  tek yıllık olanlara Çin asteri ( Callistephus chinensis ya da Aster chinensis )  denir. Çok yıllık olanlara ise,  Michaelmas papatya denir. 

Aster, eski yunancada 'yıldız şeklindeki çiçek' demektir. Çiçek başları nedeni ile bu   şekilde adlandırılmıştır. Bir çok aster türünün  çiçekleri güzel  olduğu için, süs bitkisi olarak yetiştirilmektedir. Ayrıca çok fazla kültür çeşidi vardır. 
                               
                               Çok yıllık aster çiçekleri ( Michaelmas papatya )

Yıldızpatı, İtalyan aster  ( Aster amellus )

- Yıldızpatı ( Aster amellue ): Aster cinsinin  örnek   türüdür. Çok fazla hibrit çeşidi vardır. Yurdumuzda doğal olarak da  yetişmektedir. Anavatanı Avrupa ve  Kafkaslardır. Papatya şeklinde olan çiçekleri beyaz, pembe, mavi renklerdedir, orta kısmı altın rengindedir. Yaprakları ince uzun ve kenarları hafif dişlidir, dikine büyür, daha çok sonbaharda çiçek açar, bu nedenle 'güz asteri' de denir. Avrupa'da ise bu çiçeğe İtalyan asteri ya da 'Michaelmas papatya' denmektedir ( Hıristiyan bayramı olan Michaelmas yortusunda çiçek açtığı için ). Daha çok bahçe çiçeği olarak yetiştirilir  ve  soğuğa dayanıklı bir türdür.

- New York aster  ( Aster  novi - bengii, yeni adı  Symphyotrichum novi - belgii ):   Binden fazla çeşidi vardır. Anavatanı Amerika'dır. En büyük michaelmas papatya grubudur.  Piyasada satılan aster çiçeklerinin çoğu bu türün çeşitleridir.

Ayrıca şu türleri de süs bitkisi olarak yetiştirilmektedir. 

Aster alpinus, Yaylapatı ( Aster alpinus )
( Ilgaz Dağı / Kastamonu ) 
- Aster alpinus: Alpine aster, Yaylapatı. Anavatanı Alp Dağlarıdır, yurdumuzda da yetişmektedir
 - Symphyotrichum lateriflorum ( Aster lateriflorus ):  Alaca aster.
- Aster thomsonii: Cüce aster. Namus.
-  Aster x frikartii: Melez bir türdür.
- Aster sedifolius ( Galatella sadifolia )
- Symphyotrichum novae - angliae ( New England aster ): Kıllı Michaelmas aster.
- Aster diplostephioides: Asya menşelidir. 
- Aster dumosus ( Symphyotrichum dumosum ): Gür aster.
- Aster ericoides ( Symphyotrichum ericoides ): Beyaz fular aster.
- Aster spectabilis ( Eurybia spectabilis ): Gösterişli aster.
- Kalimeris, Japon asteri ( Kalimeris incisa ): Asya menşelidir. 

Yurdumuzda ayrıca doğal olarak şu aster türleri yetişir.

Arsızpat ( Aster subulatus )
( Seferihisar / İzmir. )
Arsızpat ( Aster subulatus ): Yıldız şeklinde minik çiçekleri olan arsız bir ottur.

Bataklık papatyası ( Aster tripolium ya da Tripolium pannonicum )
(İğneada, Demirköy / Kırklareli )
Bataklık papatyası, Deniz aster (  Tripolium pannonicum  ya da Aster tripolium ): Deniz kıyılarında, tuzlu sulu yerlerde yetişen bir aster türüdür.

Aster yetiştirilmesi en kolay çiçeklerden birisidir, fazla bakım istemez.  Bu nedenle, özellikle bahçıvanların en çok sevdikleri çiçekler arasında yer almaktadır. Kelebekler için önemli bir nektar kaynağıdır. Bahçenizde daha fazla  kelebek görmek istiyorsanız, bol bol  aster çiçeği dikebilirsiniz.

Aster, güneşli yerleri sever, toprak bakımından fazla seçici olmamakla beraber drenaji iyi, nemli ve humuslu toprakları sever. Türüne göre değişmekle beraber, soğuğa dayanıklıdırlar. Yazın düzenli olarak sulanması gerekir. Çiçeklenmeden sonra gövdesi kesilir. Yayılıcı bir bitkidir. Tohumla, çelikle ve kökten ayırma ile üretilir.

Aster, mitolojide de  adı geçen bir çiçektir. Bir efsaneye göre  aster çiçekleri, göktanrıcası Asterae'nın yer yüzüne düşen gözyaşlarından oluşmuştur.

Yararlandığım kaynaklar: Vikipedi.

Gelin şimdi de, sonbahar mevsiminin bu en güzel çiçeklerini  birlikte seyredelim. 

Yıldızpatı, İtalyan aster  ( Aster amellus )

Yıldızpatı, İtalyan aster  ( Aster amellus )

New - York Aster 
( Symphyotrichum novi - belgi ya da Aster novi - belgii )  
 
New - York Aster 
( Symphyotrichum novi - belgi ya da Aster novi - belgii ) 

New - York Aster  ( Symphyotrichum novi - belgi ya da Aster novi - belgii )  


New - York Aster  ( Symphyotrichum novi - belgi ya da Aster novi - belgii ) 

New - York Aster  ( Symphyotrichum novi - belgi ya da Aster novi - belgii )  

New - York Aster 
( Symphyotrichum novi - belgi ya da Aster novi - belgii )  



New - York Aster 
( Symphyotrichum novi - belgi ya da Aster novi - belgii )  

Karışık aster çiçekleri.





Aster, kelebeklerin çok sevdiği çiçeklerden biridir. 

New - York Aster  ( Symphyotrichum novi - belgi ya da Aster novi - belgii ) 

New - York Aster 
( Symphyotrichum novi - belgi ya da Aster novi - belgii ) 

Aster çiçeği ve kelebek. 

Yıldızpatı ( Aster amellus )

Yıldızpatı ( Aster amellus )



Yıldızpatı ( Aster amellus )


27 Ağustos 2019

VARGİT ÇİÇEKLERİ AÇTI SEN GELMEDİN !

Sonbaharda Doğukaradeniz yaylalarını süsleye vargit çiçekleri.
( Karatepe Yaylası, Paşakonağı / Bulancak )

Vargit çiçeği ( Colchicum speciosum ),  bir acıçiğdem / güzçiğdemi  ( Colchicaceae ) türüdür. Anavatanı kafkasya ve Türkiye olan bu bitki çok yıllık olup soğanlıdır. Doğal olarak yaylalarda yetişir, eylül - ekim aylarında kadeh şeklinde, pembemsi - mor renkli  çiçek  açar. Yaprak  ve meyveleri ilkbaharda ortaya çıkar ve daha sonra  kurur.  Yurdumuzda  50'ye  yakın  acıçiğdem  ( ya da güz çiğdemi )  türü bulunduğu belirtilmektedir.  Yaylalarda havaların soğumaya başlamasıyla beraber açmaya başlayan güzçiğdemleri,  yayla mevsiminin bittiğini haber veren bir işaret kabul edilir.  Bu nedenle colchicum  türlerine bazı yörelerde göçkovan, kalkgit ve vargit gibi adlar verilmiştir. Çiçeklerini  açtıkları zaman yapraksız olması ise, halk arasında öksüzoğlan, öksüzali, aliöksüz gibi adlar verilmesine neden olmuştur. 

Giresun yöresinde ( Bulancak, Piraziz ), Colchicum speciosum çiçeklerine  vargit çiçeği, ilkbaharda ortaya çıkan  yapraklı haline ise 'cambırt' denmektedir. ( Cambırtca - yayla,  adını bu çiçekten almış olmalı.  ) 
Colchicum speciosum:  Şepart, Likofor, Galeden ( Artvin ), Likoser ( Trabzon ), Zumak ( Trabzon) gibi adlarla da bilinmektedir.
Vargit çiçeği, bütün  acıçiğdem ( colchicum ) türleri gibi  zehirli bir bitki olup yenmez. Tohumları değerlidir.

Cambırt: Giresun yöresinde vargit çiçeğinin ( Colchicum speciosum ), ilkbaharda   
ortaya çıkan yapraklı  ve meyveli haline  cambırt denmektedir. 

Vargit çiçeği ayni zamanda ayrılığı simgeler. Yaylalarda tanışan nice sevgili, bu çiçeklerin açmaya başlaması  ile birlikte, belkide bir daha kavuşmamak üzere vedalaşarak köylerine döner. Bu durum bazı efsanelere de konu olmuştur.

Aşağıda, Giresun yaylarında geçtiği söylenen  hüzünlü  bir aşk  hikayesini şiirselleştirerek anlatmaya çalıştım.  Umarım heğenirsiniz.

Vargit çiçeği, Şepart ( Colchicum speciosum )

                                            Vargit Çiçekleri Açtı Sen Gelmedin 

Bak ben yine geldim, yeminimi tutamadım!
Aradan kaç yıl geçti ama, sen gelmedin.
Her yerde vargit çiçekleri açtı, göç zamanı geldi
Belki gelirsin diye, hala bekliyorum.

Biliyorum gelmeyeceksin, benimki sadece bir hayal.
Gezdiğimiz o yerler artık, bana haram.
Hani adımızı yazdığımız kavak ağacı vardı ya!
Benim bu halimi daha fazla  dayanamadı, kurudu.

Duydum evlenmişsin, zengin bir adamla.
Hani ölürümde kimseye varmam diyordun!
Meğer söylediğin bütün sözler yalanmış.
Halbuki, ben herşeyimi terketmiştim senin için.
.
Eğer bir gün yolun düşer de buralara gelirsen.
Hani saçlarına vagit çiçekleri taktığım, o göl var ya!
Ben artık hep oradayım.
Göle bir bak, göreceksin.

A Kadir Bekçi

Yararlandığım kaynaklar: 1 - Türkçe Bitki Adları Sözlüğü ( Turhan Baytop ), 2 - Türkiye Bitkileri Sözlüğü ( Prof. Dr. Ertan Tuzlacı ).

22 Ağustos 2019

BİR FOTOĞRAFIN HİKAYESİ ( Keten Çiçeği )

İşte trenden çektiğim  o fotoğraf  ( Sarı keten çiçeği - Linum mucronatum  ).
Bu defa size bir çiçeği tanıtmaktan ziyade; Onu tanıyabilmek için çektiğim bir fotoğrafın hikayesini  anlatacağım.  Bu çiçeği merak edenler için ise, kısa bir dip notu düştüm.

Bu yılın ( 2019 )  haziran ayında eşimle beraber bir turla, Doğu Ekspresi ile Ankara'dan Kars'a gidiyorduk. Ben gündüzleri daha çok  fotoğraf çekiyordum.  En arka vagonda olmamız benim açımdan  çok  iyi olmuştu. Buradan daha rahat  fotoğraf çekebiliyordum. Yanımda fotoğraf çeken bir kaç kişi daha vardı.  Hem sohbet ediyor, hemde birbirimize  ilginç bulduğumuz şeyleri göstererek yardımcı oluyorduk. Tren, inanılması zor yerlerden geçiyordu.  Yol boyunca, yer yer rengarenk  kır çiçekleri açmıştı. Benim bu tür  gezilerdeki bir  amacım da, o yörenin florasının fotoğrafını çekmek olduğu için, bunları çekemediğim için üzülüyordum.

Doğu Ekspresi .
Trenimiz Sivas - Erzincan arasında bir yerde ilerliyordu.  Yol boyunca öbek, öbek sarı bir  çiçek açmıştı. Gittikçe çoğalan  bu çiçeğin ne olduğunu merak etmeye başlamıştım.   Zum yaparak çektiğim fotoğraflar, tren hareket halinde olduğu için çok bozuk  çıkıyordu. Sonunda kendimi sadece  bu çiçeğin fotoğrafını çekmeye odaklandım, gördüğüm yerde makinamın deklanşörüne basıyordum, başka hiç bir şeye bakmıyordum.  Bu şekilde  yüzlerce fotoğraf çekmişim. Ancak, yine  çektiğim fotoğrafların  hepsi de birbirinden kötüydü.  Bunlara bakarak  o çiçeği tanımak mümkün değildi.

Akşam olunca, belleğimde yer açmak için  çektiğim  fotoğrafları  tek tek silmeye başlamıştım. Belki bir ip ucu yakalarım diye, yine de bazılarını silmiyordum. Bir den gözlerime inanamadım, oldukça net bir fotoğraf vardı. Nasıl olduysa, daha önce baktığımda görmemişim.  Birden, gayri ihtiyari olarak  'KETEN'* diye yüksek sesle bağırınca, etrafta bulunanlar  bana doğru  bakmaya başladı.
Aslında ketenin bu türünü daha önce hiç  görmemiştim. O kadar mutlu olmuştum ki, anlatamam. Beni deli sananlar umurumda bile değildi. Emin olmak için internete girdim, doğru tahmin etmiştim. Bu bir  keten türü idi ( Sarı keten ). 
Hayatımın belki de en ilginç fotoğrafını çekmiştim. Eğer bu fotoğraf  olmasaydı, hayatım boyunca bu çiçeği hep merak edip duracaktım! Şimdi benim için, o geziden kalan güzel bir anı oldu. Sizlerle paylaşmak istedim, umarım beğenirsiniz.

Sivas - Erzurum Demiryolu ( 1933 - 1939 ): Büyük ölçüde kazma kürekle yapılmış olan bu  demiryolu, Cumhuriyetimizin  kuruluş döneminde yapılan en önemli eserdir. 550 km. uzunluğunda ki bu demiryolunun  23 km'lik kısmı tünellerden geçmektedir.
* Keten ( linum sp. ), ketengiller ( linaceae )  familyasından haziran - temmuz ayları arasında  ipek gibi mavimsi veya sarı renkli çiçekler açan  otsu bir bitki cinsidir. En yaygın türü kültürü yapılan  Linum  usitatissimum  dur. Tohumu ve lifi için yetiştirilmektedir. Tohumlarından elde edilmekte olan bezir yağı boya sanayinde kullanılır. Yurdumuzda doğal olarak 40'ın üzerinde keten türü yetişmektedir. Bunlardan bazıları ise endemiktir.  

15 Temmuz 2019

GÖLCÜK GÖLÜ VE NİLÜFER ÇİÇEKLERİ


Gölcük Tabiat Parkı'nın  genel görünüşü. 
 
Bu yazımda,  bir doğa harikası olan Gölcük Gölü'müzden  ve  bu göle ayrı bir güzellik katmış olan nilüfer çiçeklerinden söz edeceğim. 

                                                                  Gölcük Gölü ( Bolu )

Gölcük Tabiat Parkı'ndan Bolu'nun  görünüşü.

Bolu şehir merkezine 13 km. mesafede bulunan Gölcük Gölü, 1958 yılında oluşturulmaya başlanmış  yapay bir göldür ( gölet ). Gölcük Tabiat Parkı içerisinde yer almaktadır. Denizden yüksekliği 950 m. olup yüzölçümü 5 hektar  civarındadır. Çevresinde yaklaşık 1300 metre uzunluğunda  yaya ve bisiklet yolu ile  Orman Bakanlığının konuk evi  bulunmaktadır.  Göknar ağaçları ile  çevrili bu yolda, nilüfer çiçeklerini seyrederek yürümek son derece zevklidir.   Ayrıca gölün kenarlarında piknik yapılabiliyor. Buraya gelirken fotoğraf makinanızı da  getirmeyi ise sakın   unutmayınız!

Göknar ağacı  ( Abiesnordmanniana ) 

Göl kenarı süsleyen bu çiçeğin adı ise hevhulma ( Lythrum salicaria )

Benim bu yazıyı kaleme alma sebebim ise, göldeki nilüfer çiçekleri oldu. Gezmek ve piknik  yapmak için  geldiğimiz Gölcük Tabiat  Park'ında,  nilüfer çiçekleri ile karşılaşmak benim için hoş bir sürpriz oldu. Bu güzel çiçeği tanıtırken, bir doğa harikası olan bu gölden söz  etmemek ise olmazdı.

                                                              Nilüfer çiçeği ( Lotus ):

Bir adı da lotus olan nilüfer çiçekleri.

Gelin şimdi de, güzel ve bir o kadar da ilginç özellikleri olan  nilüfer çiçeğini  tanımaya çalışalım.  Aslında, ben de nilüfer çiçeğini  çok iyi   tanıdığımı söyleyemem. Daha önce bir turla  gittiğim  Acarlar longozu'nda ( Sakarya ) görünce,  hakkında biraz  bilgi edinmiştim.

Bir adı da 'lotus' olan nilüfer çiçeği ( nymphaea ), nymhacaceae familyasından, tatlı sularda yetişen, çok yıllık ve  otsu bir süs bitkisi  cinsidir.  Anavatanı K. Amerika, Asya ve Avrupa'dır. Yurdumuzda da doğal olarak yetişmektedir. Avrupada, koruma altındaki bitkiler arasında yer almaktadır.

Nilüfer çiçekleri, mayıs - eylül ayları arasında beyaz, kırmızı, sarı, pembe ve mor renklerde çiçek açar, çok fazla çeşidi ve türü bulunmaktadır.  Fincan şeklindeki çiçekleri son derece  gösterişli olup güzel kokuludur.  Genel olarak 12 taç yaprağı bulunur. Gece kapattığı çiçeklerini, gündüz  su yüzeyine çıkararak tekrar açar.  Diğer bitkilerin aksine, çiçeklerini meyvesi olduktan sonra açmaktadır.  Yaprakları suyun üzerinde ve yüzer vaziyettedir. Kökleri ise  suyun dibindeki çamur tabakası içindedir, gövdesizdir. Yapraklarının yuvarlak olan kenarlarının, sadece sap kısmı üçgen şeklinde hafif  açıktır.  Yaprakların  alt kısmı koyu kırmızı, üst kısmı ise yeşil renklidir.  Çamur ve bataklık yerlerde yetişmesine karşı, son derece temiz bir çiçektir. Güzelliği simgeler.

Nilüfer çiçeği bazı din inanışlara göre kutsal sayılmaktadır.
 
 Araştırdığım çoğu   kaynakta,  nilüfer çiçeğinin  üretilmesinin ve yetiştirilmesinin zor olduğu belirtilmiş. Yine de havuzu olanlar, meraklılar bu çiçeği  yetiştirmeyi deneyebilir.
Nilüfer çiçeği, yavaş akan ırmak kenarlarında, göl ve göletlerde doğal olarak yetişmektedir. Soğuğa dayanıklıdır. Herden yeşildir. Yarı gölge yerlerde ve çamurlu sularda yetişir.
Nilüfer çiçeği tohumla, rizom parçaları ile ve ayırma ile üretilmektedir.

Gölcük Tabiat Parkı içinde bulunan Gölcük Gölü içindeki nilüfer çiçekleri ( 55 tür ), Bolu Belediyesi tarafından dikilmiştir ve korunmaktadır.  Umarım bu güzel çiçekler  burayı sever ve Gölcük  Gölü nilüfer çiçekleri ile tanınır. 

Kurbağaya bakar mısınız. 

Nilüfer çiçeği ( lotus )  sadece bir süs bitkisi değildir. Bazı ülkelerde sebze olarak da tüketilmektedir.  Lotus  çiçeği çayının  yine bazı hastalıklara iyi geldiği bilinmektedir.  Kokusunun ise, insanı rahatlattığı ve uykusuzluğa iyi geldiği söylenmektedir.

Lotus, eski çağlardan beri  bazı dinlerce kutsal kabul edilmiştir. Budizmin sembolü kabul edilir. Hinduizm içinde kutsaldır.
Lotus, Bangladeş, Hindistan ve Vietnam'ın ulusal çiçeğidir.


Gölcük Tabiat Parkı'ndan ayrılmadan önce bir de hatıra fotoğrafı çektiriyoruz.   

                                              Nilüfer çiçekleri  (  Gölcük Gölü / Bolu )

Nilüfer çiçekleri  

Beyaz nilüfer çiçekleri.

Nilüfer ya da lotus çiçeği. 


Lotus çiçekleri, Gölcük Gölü /Bolu

Beyaz nilüfer çiçeği  ( Nymphaea alba )

Sarı lotus çiçği ( Nymphaea sp. ).



12 Temmuz 2019

YILDIZ YASEMİN ( Trachelospermum )

Yıldız yasemin çiçeği  ( Trachelospermum jasminoides )

Yıldız yasemin ( Trachelospermum jasminoides, eski adı  Rhyncospermum jasminoides ), zakkumgiller / Apocynaceae  familyasından, çok yıllık, herdem yeşil, ağaç formlu, sarılıcı, tırmanıcı  bir bitkidir. Her na kadar tür adı yasemin ( jasminoides ) olsada,  gerçek yasemin türleri ile akraba değildir ( Gerçek yasemin türleri  zeytingiller / oleaceae familyasının  jasminium cinsindendir. ). Pervane çiçekli yasemin, çin yasemini, yalancı yasemin gibi  adlarla da bilinir.  Anavatanı  Uzak Doğu Asya ülkeleridir  ( Çin, Japonya, Kore ve Vietnam ). 
Yıldız yasemin, yurdumuzun Akdeniz iklimi görülen kıyı kısımlarında park, bahçe ve pergolalerde yetiştirilen çok sevilen bir peyzaj bitkisidir. Soğuk geçen bölgelerimizde  saksıya dikilerek  yetiştirilir. Budanarak istenilen form verilebilir.


Yıldız yasemin,  yaz - kış yapraklarını dökmez, sonbaharda bronzlaşır. 


Yıldız yasemin zehirli bir bitkidir, bu nedenle gerçek yasemin türleri gibi çayı yapılmaz.  Dallarının içinde beyaz renkli alerjik bir  süt bulunur.  Yaz - kış yapraklarını dökmez,  deri gibi parlak ve gösterişlidir, sonbaharda bronz bir renge döner. Bazı kültür formlarının yaprakları alacalıdır.  Yıldız şeklindeki çiçekleri beyaz renkli olup çok  güzel kokar.   

Yıldız yasemin meyvesi  ( Trachelospermum jasminoides )
Yunanca trachelospermum ' boyun tohumu' anlamına gelmektedir. . 


Yıldız yasemin subtropikal iklimlerde yetişir,  güneşli yerleri sever. Yarı gölge yerlerde de yetişir. Toprak olarak iyi drenajlı, humusça zengin,  asitli  toprakları sever. Kuraklığa ve soğuğa kısmen dayanıklıdır. 
Yıldız yasemin kolay  tohum vermez, bu nedenle daha çok  çelikle, daldırma ile ve  kökten ayırma ile üretilir.

Ağaç formu verilmiş yıldız yasemin çiçeği 
( Trachelospermum jasminoides )

Yıldız yasemin çiçeleri pervane şeklinde olup güzel kokar. 

Yıldız yasemin çiçekleri çok güzel kokar. 

Yıldız yasemin, pervane çiçekli yasemin olarak da bilinir. 

Yıldız yasemin, çok yıllık, ağaçsı,  sarılıcı / tırmanıcı bir bitkidir.
İlkbaharda çok güzel kokan yoğun çiçek açar. 

( Bu yayın son olarak 16. 05. 2021 tarihinde güncellenmiştir. ) 

25 Mayıs 2019

OLUKLU KERTENKELE DEN MESAJ VAR !

Oluklu kertenkele.
'Sevgili insanlar, ne olur beni  yılan sanarak  öldürmeyiniz. Benim size hiçbir zararım yok, hatta tarıma zararlı bazı böcekleri yediğim için  yararım var. Böylece  doğal dengenin sağlanmasına da  katkım oluyor.  Ayaklarım olmadığı, yılan gibi uzun olduğum için; beni ilk defa  görenler yılan sanıp öldürüyor. Bu nedenle neslim tehlike altında.  Sonra, dinozorlar gibi yok olursam  pişman olursunuz. Beni daha iyi  tanımanız için bu amcaya poz veriyorum. Lütfen dikkatli bakın da beni yılanla  karıştırmayınız. İmza Oluklu kertenkele.'

Efendim işi şakası bir yana, doğa dostu olanların  zaten yılanı da öldürmeyeceği muhakkak. Ben tanımayanlara, yılana çok benzeyen bu zararsız hayvanı  gördüklerinde korkmamalarını ve öldürmemeleri belirtmek istedim.

Bilimsel adı 'Ophisaurus apodus' olan oluklu kertenkele,  adını  yan taraflarındaki  oluk gibi olan girintiden almıştır. Bazı yörelerde ise kör yılan olarak bilinir.  Ayakları körelmiştir. Yılandan ayıran bir özelliği de, göz kapaklarının olmasıdır.  Ayrıca besin ve yağ deposu olarak kullandığı kuyruk kısmını, tehlike anında bırakabilmektedir.  İnsanı görünce yılan gibi tıslayıp  kıvrılması ise, düşmanını korkutmak için geliştirdiği bir savunma sistemidir.

50 yıl kadar yaşayabilen oluklu kertenkeleler böcek, karınca, çekirge, fare gibi küçük canlılarla beslenmektedir. Boyları 1,5 m. bulabilir. Kısa süreli kış uykusuna yatar. Yumurtlayarak  ürer.  

31 Ocak 2019

UÇURUMDAKİ ÇİÇEK

Uçurumdaki  Çiçek / Hikaye
Cebinden  çıkardığı paraları saymadan taksi şoförüne veren yaşlı adam, Cehennem Çukuru!na giden  vadinin  içinde  yavaş adımlarla ilerleyerek gözden kaybolmuştu.  Burası çok derin bir kanyondu. Düşen  canlılar genel olarak sağ çıkamadığı için, halk adını 'Cehennem Çukuru' vermişti. 

Yaşlı adam, daha önce de bir çok kez  geldiği bu yere, bu defa  hayatına son vermek  için gelmişti. Yakalandığı amansız hastalık yüzünden, çok sevdiği doğadan  ve kır çiçeklerden uzak kalınca yaşama hevesini kaybetmişti. Son yolculuğuna arkadaşım dediği, her gittiği yere götürdüğü fotoğraf makinasını da yanında getirmişti.

Bir efsaneye göre, bu uçurumdan düşüp  ölenler  çiçek olup  tekrar hayata dönmektedir. Bu nedenle, burada her yıl yeni çiçeklerin açtığına  inanılmaktadır.
Yaşlı adam  hafta sonları mahallesinin çoçuklarını doğa gezilerine götürür ve bu sırada  onlara  gittikleri yerlerle ilgili, çoğunu kendinin uydurduğu  hikayeler, efsaneler anlatırdı. Bu çocukların çok hoşuna giderdi. Bu da onlardan biriydi. 
Doğayı, çiçekleri çok seven  yaşlı adam şimdi, kendi anlattığı / uydurduğu bu hikayeye inanmak istemişti. Kimbilir, belki de hayata bu defa yeni bir çiçek olarak gelirdi.

Son kez etrafına bakınan adam, kendini uçuruma bırakacağı sırada birden  durmuştu. Daha önce hiç görmediği bir çiçek, uçurumda adeta kendine gülümsüyordu. Hayatı boyunca hep  yeni bir bitkiyi  keşfetmek istemişti.  Bu nedenle bir an intihar etmeyi unutarak, çiçeğin fotoğrafını çekmek için  uçuruma doğru  ilerlemeye başlamıştı.

Polisler, taksi şoförünün verdiği ifade üzerine  yaşlı adamın cesedini Cehennem Çukuru'nda bir fotoğraf makinesi ile beraber bulmuştu. Yapılan  inceleme sonunda, adamın fotoğraf  çekerken uçurumdan düşerek öldüğü ortaya çıkmıştı.

Fotoğrafı inceleyen botanikçiler, yaptıkları inceleme sonuncu yaşlı adamın ölmeden önce yeni bir bitkiyi keşfetmiş olduğunun anlaşıldığını belirterek, bu çiçeğe onun adının adının  verileceğini açıklarlar.

A  Kadir Bekçi
31. 01. 2019, Bahçeköy / Seferihisar.