Bu yıl eşimi ( 11. 05. 2014 ) Anneler Günü dolayısıyle, kızımla beraber Kuşadası'nda bulunan Dilek Yarımadasına götürmeye karar veriyoruz. 20 yıl önce bir okul gezisi ile gittiğimizde eşim burayı çok beğenmişti. Kızım ise o zaman ilkokula gidiyordu. Sabahleyin akşamdan hazırladığımız yiyeceklerimizi alarak, Seferihisr'a yaklaşık 105 km. mesafede olan Kuşadası'na hareket ediyoruz.
Eski adı 'Kalamaki' olan olan olan Dilek Yarımadası, Aydın ilimizin Kuşadası ve Söke ilçeleri sınırları içinde bulunmaktadır ( Güzelçamlı Beldesi ). 1966 yılında milli park ilan edilerek koruma altına alınmış. Yurdumuzun en önemli doğal alanlarından biri. Daha sonra Büyük Menderes Deltası'nın da katılması ile ( 1994 ), Dilek Yarımadası - Büyük Menderes Milli Parkı adını almıştır.
Dilek Yarımadası, 6 km. genişliğinde, 20 km.uzunluğunda ve 27675 hektar büyüklüğündedir. Yurdumuzun yedinci büyük milli parkıdır.
Milli Park'ın güneyinde, eski adı Domatia olan Doğanbey Köyü var. Adeta açık hava müzesi durumunda olan burada, Rumlardan kalan evler, şapel, kilise ...v.s bulunuyor.
K.Menderes ve B. Menderes deltaları arasında bulunan ve Aydın Dağlarının bir uzantısı olan Dilek Yarımadası oldukça engebeli bir arazi yapısına sahip, derin vadiler ve kanyonlarla yarılmıştır. En yüksek yeri olan Dilek Tepe ( Eski adı Mykae ) 1237 m. dir. Milli Park adını buradan almıştır.
Akdeniz ikliminin hakim olduğu yarımada çok zengin bir bitki örtüsüne sahiptir, bu durum yaban hayatını da olumlu etkilemiştir.Yurdumuzda yetişen bitkilerinden oluşmuş doğal bir botanik bahçesi gibidir. Kıyıboyunca bir çok plaj bulunmaktadır.
Dilek Yarımadası Milli Parkı, çok sayıda yaban hayvanına, kuş türlerine ve deniz canlılarına da ev sahipliği yapmaktadır. Bu nedenlerle, uluslararası öneme de sahip olan Dilek Yarımadası Milli Parkı'nı korumamız büyük önem taşımaktadır.
Beş saat kadar süren DilekYarımadası'ndaki bu gezimiz çok çabuk geçti, insan burada zamanın nasıl geçtiğini anlamıyor. Bütün doğa severlerin, özellikle bitkilere merakı olanların ve doğa fotoğrafı çekmek isteyenlerin mutlaka gezip görmesi gereken bir yer.
Bu yıl ilkbahar yağışlı geçtiği için, Ege bölgesinde bahar devam ediyor. Her yer yeşil ve kır çiçekleri ile kaplı. Bu nedenle gezimiz çok daha güzel geçti. Bu arada bütün annelerin 'Anneler Günü' kutlu olsun. Sizi çok seviyoruz. .
İşte anneler günü dolayısıyla Dilek Yarımadası'na yaptığımız, 5 saatlik bu doğa gezisinin fotoğraflarla hikayesi.
|
Özdere ve Carpe Diem Claros ( Otel ) |
Özdere'yi ( Menderes ) geçince, manzarayı seyretmek için yol kenarında kısa bir mola veriyoruz.
|
Özdere sahilleri |
|
Bozlanotu ( Ptilostemon chamaepeuce ) |
İki saatlik bir yolculuktan sonra Kuşadası'nın Güzelçamlı Beldesi'nde bulunan Dilek Yarımadası - Büyük Menderes Deltası Milli Parkına varıyoruz. Görevlilerden Milli Park'la ilgili broşür ve gerekli bilgileri aldıktan sonra içeri giriyoruz.
Burada bizi harika bir manzara karşılıyor, deniz ve kara iki sevgili gibi birbirini kucaklamışlar. Her yerde çiçekler açmış, botanik bahçesi gibi. Hepsinin de fotoğrafını çekmek için açele ediyorum. Söz aramızda, bu gezi eşimden çok beni mutlu ediyor.
|
Kuşadası
Dilek Yarımadası - Büyük Menderes Deltası Milli Parkı Kuşadası'na 28 km. mesafededir. |
|
Dilek Yarımadası Milli Parkı 1966 yılında kurulmuştur. |
|
Mürcüotu ( Teucrium divaricatum ). Kısamahmut türü. |
Dilek Yarımadası - Büyük Menderes Deltası Milli Park'ı alanı içerisinde 804 bitki türü tespit edilmiştir, bunlardan 6'sı dünyada sadece burada bulunmaktadır,18 bitki türü ise yurdumuzda sadece burada bulunmakta olup endemiktir.
Türkiye'nin bitki ve hayvan türleri bakımından en zengin parkı olan Dilek Yarımadası: 28 çeşit memeli, 42 çeşit sürüngen, 29 kuş türü ve çok sayıda deniz canlısına da ev sahipliği yapmaktadır.
|
Acı elmaotu ( Salvia pomifera ). Bir tür adaçayı. |
|
Sandal ağacı ( Arbutur andrachne ) |
|
Pembe üçgül ( Trifolium purpureum ) |
|
Bozlanotu ( Ptilostemon chamaepeuce ) |
|
Dilek Yarımadası kıyıları |
|
Eşim ve ben. |
|
Kızım ve annesi |
|
Dilek Yarımadası, Güzelçamlı / Kuşadası |
|
Dilek yarımadası kıyıları |
|
Cep telefonu ile ( selfie ) bu anı ölümsüzleştiriyoruz. |
Toplumda, doğa severlerin teknolojiye karşıymış gibi yanlış bir düşünce oluşturulmaya çalışıldığını üzülerek görüyoruz.Doğa severlerin bilimin bir ürünü olan teknolojiye karşı olması düşünülemez. Ancak teknolojinin doğadaki dengeleri bozduğu da bir başka sorundur.
|
Bir tür kantaron, Çobanyaprağı ( Hypericum empetrifolium ) |
|
Aydın Ölmez Çiçeği ( Helichrysum heywwodionum ) |
Milli Parktaki panolardan Aydın Ölmez Çiçeği'nin endemik olduğunu ve Dünya Doğayı Koruma Birliği'nin ( IUCN ) Kırmızı Listesi'nde, 'Kritik Düzeyde Tehlikeli' bitkiler arasın da yer aldığını öğreniyoruz.
|
Bir tür yabani orkide. Püren salebi ( Orchis sancta ) |
|
Mavi köpekdili ( Cyneglossum creticum ) |
|
Saparna ve henüz olgunlaşmamış meyvesi ( Smilax excel ) |
|
Olgunlaşmış saparna meyveleri. |
Karadeniz bölgesinde merulcan denilen saparna ( Giresun'da merulcan / melucan denir ) burada da karşımıza çıkıyor. Sarmaşık formunda, çok yıllık ve dikenli bir bitki olan saparnanın taze filizleri yenir.
|
Zivircik ya da kokan çalı ( Anagyris foetida ) |
|
Çakşır otu / Asa otu ( Ferula communis ) |
Dilek Yarımadası çok zengin bir floraya sahip. Yol kenarlarında yer alan bu devasa bitkilerin adı çakşır otu. Özellikle Akdeniz bölgemizde yaygın olan bu bitkiye bazı yörelerde asa otu, şeytan otu, manguta gibi adlar verilmektedir.
Maydanozgiller ailesinden olan çakşır otu eskiden sebze olarak yenirmiş. Bir başka özelliği ise afrodizyak olmasıymış. Ayrıca gövdesi baston olarak kullanıldığı için, asa otu deniyormuş.
|
Çakşır otunun ne kadar büyük bir bitki olduğunu göstermek için
yanında fotoğraf çektiriyorum. |
|
Dilek Yarımadası Milli Parkı / Güzelçamlı |
|
Milli Park içindeki panolarda detaylı bilgiler verilmiş. |
Milli Park içinde en çok gezilen yerlerin başında Olukdere Kanyonu yer alıyor. Burası flora ve fauna bakımından çok zengin. Ancak tehlikeli olduğu için, kanyonun 3 km.lik bölümü izin alınmadan gezilebiliyor. Taşıtla gezmek ise yasak, oldukça derin ve ürkütücü bir görüntüsü var.
|
Olukdere Kanyonu'nun giriş kapısı |
|
Dilek Yarımadası Milli Parkı |
|
İlginç bir ağaç |
|
Çalı ve sarmaşıklardan oluşan bir yabani hayvan yuvası. Kızım fotoğraf çektirmek için
içine giriyor. |
|
Bir tür eğrelti otu |
|
Yosun tutmuş taş ve ağaçlar. |
|
Eğrelti otları ve yosunlar Karadeniz Bölgesi'ni hatırlatıyor. |
|
Erozyona direnen bir ağaç |
|
Bir tür çan çiçeği ( Campanula sp. ) |
|
Kanyon içindeki bazı ağaçlar kayaların üzerinde büyümüş. |
|
Kökleri kayaların arasına sıkışmış bir başka ağaç. Taşların biyolojik parçalanmasının
nasıl olduğunu açıklayan güzel bir fotoğraf. |
|
Erozyon sonunda kökleri toprak yüzeyine çıkmış bir başka ağaç |
|
Olukdere Kanyonu / Dilek Yarımadası |
|
Dişbudak yapraklı akcaağaç ( Acer negundo ) |
|
Kadınaynası çiçeği ( Legousia pentagonia ) |
|
Yaban sarımsağı. Tüylü körmen ( Allium subhirsutum ) |
|
Kanyon çok derin, buradan sadece gökyüzün ve bulutlar görülebiliyor. |
|
Olukdere Kanyonu, Dilek Yarımadası. |
|
Bahçemden tanıdığım asalak bir bitki. Canavar otu / orobanş ( Orobanche sp. ). |
|
Ayı fındığı / Tespih ağacı ( Styrax officinalis ). Bu bitkinin meyvelerinin
çekirdeklerinden tespih ve süs eşyaları yapılmaktadır. |
|
Olukdere Kanyonu, Dilek Yarımadası / Aydın |
|
Yabani Lahana. Karalahanaya çok benziyor. Doğada ilk defa görüyorum. |
|
Dekoratif görünümlü bir çınar ağacı |
|
Yabani fesleğen ( Clinopodium vulgare ) |
|
Olukdere Kanyonu / Dilekyarımadası / Kuşadası |
|
Kanyon içindeki yapı kalıntıları |
|
Yavşan otu ( Veronika sp. ) |
Milli Park çıkışında, buraya çok yakın olan Zeos Mağarası'nı da geziyoruz.
Burası aslında, yer altı sularının kireç taşlarını eriterek oluşturduğu bir obruk gölü. Tavanından sular damlıyor. Bir efsaneye göre Afrodit güzelliğini bu gölde yüzmesine borçluymuş. Başka efsaneye görede, Meryem Ana'nın da burada yıkandığı şeklindi. Bu nedenle kapısındaki çalılara dilek bezleri bağlanmış. Gölde yüzülebiliyor, suyunun tadı iyi değil.
|
Zeos Mağarası'na giden yol. |
|
Zeos Mağarası'nın girişindeki dilek bezleri |
|
Zeos Mağarası, Dilek Yarımadası |
|
Zeos Mağarası / Dilek yarımadası / Kuşadası |
|
Zeos Mağarası'nın girişi. |
|
Zeos Mağarası / Dilek yarımadası |
Beş saat süren Dilek Yarımadası'ndaki bu Anneler Günü dolayısıyle yaptığımız gezimiz burada bitirirken, bütün annelerin bu mutlu gününü kutlarım.
Yararlandığım Kaynaklar. Dilek Yarımadası Milli Park Müdürlüğü Tanıtım Broşürü,Vikipedi
Güzel anlarınızın çoğalmasını dilerim!
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim Ali Bey,
YanıtlaSilÖnemli olan herkesin mutlu olması,insan gibi yaşaması,güzel günler hepimizin olsun.
Dilek Milli Parkına hep yaz ortasında gittiğimiz için genelde deniz kenarında koylarda geçiriyorduk zamanımızı. Kanyonun yarısına kadar gidebilmiştik, güneşten nisbeten korunaklı olmasına rağmen. Yine de ağaçlar, bitkiler, doğa tümüyle muhteşem oluyor yaz ortasında bile. Ama şimdi, resimlerinize bakarken Zeos mağrasını görmemenin ne büyük eksiklik olduğunu anladım. Dilek yarımadasına bir kez de sizin yazdıklarınız rehber alarak dolaşmak şart oldu.
YanıtlaSilMerhaba Sarkaç,
YanıtlaSilBütün doğa severlerin görmesi gereken bir yer.Umarız yapılaşmaya izin verilmez.Bende sizin gibi burayı daha detaylı olarak ( rehberle ) gezmek istiyorum.Selamlar,sevgiler.