Derici sumağı ( Rhus coriaria ) |
Derici sumağı ve olgunlaşmış meyveleri. ( Doğadan ) |
Bir tür baharat olan sumak, neden ve nasıl elde edildiğini bilmem biliyormusunuz. Ya da bu bitkiyi görseniz tanırmısınız. Bunu niçin sorduğumu, aşağıda bu ağacı nasıl tanıdığımı okuyunca anlayacaksınız. Şimdi gelin önce bu bitkiyi tanımaya çalışalım.
Sumak ( rhus ), sakız ağacıgiller ( anacardiaceae ) familyasından çalı formunda, kışın yapraklarını döken, 250 kadar türü olan bir bitki cinsinin ortak adıdır.
İşte evlerimizde kullandığımız sumak, bu bitkinin bazı türlerinin mercimek büyüklüğündeki meyvelerinden elde edilmektedir. Ancak, az da olsa bazı sumak türlerinin zehirli olduğu belirtiliyor, bu nedenle doğadan toplarken dikkatli olmak da yarar var.
Baharat, derici sumağı bitkisinin ( Rhus coriaria ) tohumlarından elde edilmektedir. Bu bitki esas dericilikte kullanıldığı için böyle bir ad verilmiştir. Yurdumuzun çoğu yerlerinde doğal olarak yetişmektedir. Özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgemizde yetişenlerin baharatı daha değerli sayılır. Ayrıca süs bitkisi olarak da yetiştirilir.
Amerikan sumağı ( Rhus thphira Laciniata ), yurdumuzda süs bitkisi olarak yetiştirilir. Sonbaharda yaprakları çok güzel renklenir.
Derici sumağının ( rhus coriaria ) meyveleri kurutulup ezilerek baharat yapılır, ekşi ve lezzetli bir tadı vardır. Daha çok et yemeklerinde ve salatalarda soğanın kokusunu azaltmak için kullanılır. Yaprakları ise dericilik ve boya sanayinde kullanılmaktadır. Ayrıca şifalı olup şeker hastalarına iyi geldiği bilinmektedir.
Derici sumağı, ılıman iklimlerde ve güneşli yerlerde yetişir. Kök sürgünlerinden ve çelikle üretilir. Oldukça arsız ve yayılıcı bir bitkidir.
Boyacı sumağı ( Cotinus coggygria ) ise, yurdumuzda doğal olarak yetişen başka bir bitki türüdür. Baharat elde edilmez, kökleri ve odunu kumaş boyamada kullanılır. Ayrıca süs bitkisi olarak da yetiştirilmektedir. Duman ağacı, peruk ağacı olarak da bilinir.
Derici sumağı meyvesi. |
Benim sumak ağacını tanımamın trajik - komik bir bir öyküsü var. Hani bazen derler ya, insanın başına ne gelirse meraktan gelirmiş diye. Benim de bitkilere olan merakım, zaman zaman başıma böyle şeyler gelmesine yol açıyor.
Dört yıl önce idi, kızımı ziyaret etmek için Bartın'a gitmiştim. Çarşıda gezerken meyve fidanları satan bir gençle karşılaştım, Ödemişten geldiğini söyledi. Ben de Seferihisar'da oturduğumu söyleyince sohbete başladık.
Sattığı fidanlardan bir tanesini daha önce hiç görmemiştim. Ne fidanı olduğunu sorunca kivi dedi. Kivi bitkisini iyi tanıdığım için, bu kivi değil dedim Bu 'ağaç kivisi', ithal dedi. Asma şeklindeki kivilere göre daha verimli ve tadının daha lezzetli olduğunu anlattı.
Bunun üzerine, bahçeme yeni bir meyve çeşidi kazandırmak için iki tane fidan satın aldım. Seferihisar'a dönünce, bahçemin en güzel yerlerine diktim. Fidanlar kısa zamanda filizlendi ve hızla büyümeye başladılar. Benim ağaç kivim Seferihisar'ı sevmişti. Artık gelen misafirlerime ballandıra ballandıra ağaç kivimi anlatıyordum.
Bir gün, Seferihisar da taksicilik yapan bir arkadaşla bahçemi dolaşıyorduk. Benim 'ağaç kivisini' görünce; 'Burada da bitmiş, bu arsız şey' dedi.
Ben, siz bu bitkiyi nereden tanıyorsunuz deyince; 'Bizim köylerde çok var, dağlarda kendiliğinden yetişir, sumak ağacı' dedi.
Ben daha başka bir şey sormadan anlatmaya devam etti. Bazıları bunları bizim oralardan söküp, kivi diye pazarlarda halka satıyormuş' dedi.
Şok olmuştum, bir taraftan aldatıldığım için kendime kızarken diğer taraftan o zamana kadar tanımadığım sumak ağacını tanımış olduğum için biraz olsun teselli olmuştum.
Ben, siz bu bitkiyi nereden tanıyorsunuz deyince; 'Bizim köylerde çok var, dağlarda kendiliğinden yetişir, sumak ağacı' dedi.
Ben daha başka bir şey sormadan anlatmaya devam etti. Bazıları bunları bizim oralardan söküp, kivi diye pazarlarda halka satıyormuş' dedi.
Şok olmuştum, bir taraftan aldatıldığım için kendime kızarken diğer taraftan o zamana kadar tanımadığım sumak ağacını tanımış olduğum için biraz olsun teselli olmuştum.
Derici sumağı ağacı ( Rhus coraria ) |
Ah hocam ah! Sen yine de ucuz kurtulmuşsun Ödemişlilerin elinden... Ben 38 yıl önce Ödemişten hanımı aldım... :)
YanıtlaSilHayrini görmüşsünüzdür inşallah...😂
SilSumak pek bahçeye dikmeye uygun bir ağaç değil, yalanca akasya gibi bir süre sonra köklerinden her yerden çıkmaya başlıyor.Bende sonunda sökmek durumunda kaldım, yoksa bahçe sumak ormanı olacaktı.Güzel temenniniz için teşekkür ederim, sağolunuz.
SilBir de iyi tarafından bakın. Hiç aklınıza gelir miydi sumak dikmek?
YanıtlaSilAdaçayı bizim yöremizin doğal olarak yetişen güzel bitkilerinden biridir bilirsiniz. Hem de sıfır su bahçesi kavramına uyar. Ama görüyorum ki yazlık sahipleri çalı olarak görüp söküyorlar. Anladığım kadarıyla sumak da kendi yöresinde bizdeki adaçayının akibetine uğrama yolunda. Siz ise ona bimeden de olsa hakkettiği değeri vermiş oldunuz.
Merhaba,
YanıtlaSilBir de kizaran sumak var ya; sonbaharda rengi sari ve kizila donen. Onu nerede bulabilirim acaba?
Amerikan sumağı ( Rhus thphina Laciniata ) da deniyor. Süs bitkisi satan yerlerden temin edebilirsiniz. ww.sakaryabotanik.com/Products.asp?StokId=93&title=rhus-typhina-laciniata-kizaran-sumak-agaci-sumak-calisi-anacardiaceae
Silamaç para kazanmak sumak her yıl ürün verir sulama yok ilaç yok mahsülün müşterisi hazır daha ne isten al sana para
YanıtlaSilHaklısınız, bildik tarım ürünleri yerine bu tür az bilinen, alternatif bitkilerden de yararlanmak lazım. Segiyle kalınız, değerli izleyicim. Ayrıca isminizi yazarsanız daha çok memnun olurdum.
Sil